Onu en fazla, taciz ve sahte kimlik bulundurmaktan suçlayabiliriz. | Open Subtitles | أكثر ما نستطيع اتهاهها هو التجسس والبطاقات الوهمية التي بحوزتها |
Bir ara uğramalısın. Sana sahte kanlı toplarda indirim yaparım. | Open Subtitles | لابد عليكي المجيء سوف اعطيكي خصم على كريات الدم الوهمية |
sahte tavırlarla evime geliyorsun beni yemeğe götürüyorsun ve sarhoş ediyorsun. | Open Subtitles | حتي أتيت إلي شقتي،كل الرومانسية الوهمية أخذتني لتناول العشاء وتحاول إسكاري |
Öğrendiğimiz şeylerden birisi, hayalet uzvu olan hastaların yarısı hayali organı oynatabildiklerini iddia ediyor. | TED | أحد الأشياء التي وجدناها هو، حوالي نصف المرضى بالأطراف الوهمية يدعون أنهم يستطيعون تحريك الطرف الوهمي |
Bu soruna, başka bir garip sendrom olan 'hayalet uzuv' sendromu üzerine düşünerek yaklaşalım. | TED | ونأتي إلى هذه المعضلة من خلال النظر إلى متلازمة أخرى غريبة تدعى الأطراف الوهمية. |
- paravan şirket olsa bile bir yerlerde ithalat kayıtları olmalı. | Open Subtitles | لابد أن يوجد أي سجلات لوارداته، حتّى ولو عبر شركته الوهمية. |
Biz gerçek katillerin, sahte katilin duruşmasına mı gitmemizi istiyorsun? | Open Subtitles | تريدينا نحن ، القاتلون الحقيقيون الذهاب لمحاكمة القتل الوهمية ؟ |
Hamlet oyununun bir bölümünde Hamlet'teki tüm karakterler arasında en sahte olan, Polonius, son derece gerçek olan birşey söylüyor. | TED | وهناك جزء في مسرحيته، هاملت، حيث يقول أكثر الشخصيات الوهمية في هاملت، بولونيوس، شيئاً حقيقياً بعمق. |
SPECTRE'nin marifeti ile, bu füzelerin taşıdıkları sahte savaş başlıkları gerçek nükleer savaş başlıkları ile değiştirildi. | Open Subtitles | خلال إبداعِ سبكتر، الرؤوس الحربية الوهمية التي حَملوها إستبدلَت بي رؤوس حربية نووية حية. |
Vatikan, bunu sahte mezarlıklarla kapatmayı önerdi. | Open Subtitles | غطى الفاتيكان على الموضوع بالمقبرة الوهمية |
Deniyorum, ama bir sürü sahte şifre var. | Open Subtitles | أنا أحاول ، ولكن هناك الكثير من الرموز الوهمية |
Bu senin planındı ve aslında bu da sahte anıların bir parçası. | Open Subtitles | خطتك, لا , هذه كذلك جزء من الذاكرة الوهمية |
Polisler sahte plakaları bilirler o arabayı baştan sonra arayacaklar. | Open Subtitles | ستلاحقنا الشرطة بسبب هذه اللوحات الوهمية و سيقومون بتفتيش السيارة بأكملها |
hayali kaşıntı adı verilen diğer bir olay da ampütasyon geçirmiş hastalarda meydana gelmektedir. | TED | ظاهرة أخرى تدعى الحكة الوهمية قد يصاب بها أصحاب الأطراف المبتورة. |
Böyle hayali düşünceler yüzünden kesinlikle terapiye gitmen şart. | Open Subtitles | هذا النوع من التفكير الوهمية هو لماذا يجب أن تكون في العلاج أيضا. |
Peki, şimdi sıradaki soru şu: Deney yaparak hayalet uzuvlar hakkında ne öğrenebilirsiniz? | TED | حسنا، الآن السؤال التالي هو، ماذا تستطيع أن تتعلمه عن الأطراف الوهمية من عمل الاختبارات؟ |
Yemin ederim. paravan bir şirket adına çıkarttırdı. | Open Subtitles | أقسم بذلك، لقد تمت إضافتهم بواسطة شركته الوهمية. |
Bu yüzden astral yönüme nasıl karşı koyacağını öğretmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | و لهذا أحاول تعليم شخصيتي الوهمية طريقة القِتال |
İleri sanrılı sistemlerle paranoit psikozum varmış. | Open Subtitles | وقال انه يعتقد ل يكون الذهان بجنون العظمة مع أنظمة الوهمية وضعت. |
Orta karar yetenekli ve maalesef ki hayal dünyasında yaşayan rakiplerimiz kıskançlık krizi sonucu başvurularını yırtıp atacaklar. | Open Subtitles | منافسونا إلى حد ما موهوبون ولكن مؤسف أن المسابقة الوهمية سوف تمزق طلباتهم للنضمام بنوبات من الغضب و الغيرة |
Yoksa elinde fantom kartuşu mu var? | Open Subtitles | هل حصلت على خرطوشة الوهمية هناك. |
Itachi-san'ın Sharingan'ına baktığından beri Genjutsu'su altındaydın. | Open Subtitles | من اللحظة التي نظرت بها إلى عين الشارينغان لإيتاشي كنتَ تحت التقنية الوهمية |
Arkadaşlarına ve ailene saygın bir master programına erken kabul edilişinle ilgili heyecan verici bir haber verilecek ve biraz illüzyonla tüm soruları cevaplandırılacak. | Open Subtitles | الاصدقاء و الاهل سيصلهم الاخبار المثثرة حول قبولك فى برنامج الماجستير ومع القليل من الاعمال الوهمية |
Büyülü Kabare Büyük Santini'nin dünyaca ünlü su tankı illüzyonunu sunmaktan gurur duyar. | Open Subtitles | يفخر " البساط الأحمر " بتقديم صفيحة الماء الوهمية العظيمة الشهيرة في العالم |
Bayan Coke Norris, iki kişiyi tam manasıyla hayal ürünü bir ilişki için öldürdünüz. | Open Subtitles | السيدة كوك نوريس، لقد قتلت شخصين، كل من بعض الخيال الوهمية من الرومانسية مع شخص ما |