Orada çok fazla güneş radyasyonu ve kozmik ışın radyasyonu var. | TED | فهناك الكثير من الاشعاع الشمسي إضافة الى الكثير من الأشعة الكونية. |
Bir çok toplantıda ona eşlik ettiğinden beri merak ediyordum. | Open Subtitles | و كنت اتساءل, بما انها رافقته الى الكثير من الاجتماعات |
Tank ve top kullanmak için hafızaya çok gerek yok. | Open Subtitles | لا يحتاج المرء الى الكثير من الذاكرة لتلقيم مدفع دبابة |
Bunu yapmak için çok daha fazla eğitime ve sorun çözmede nasıl ilerleyeceğimiz konusunda çok daha fazla pratik yapmalıyız. | TED | نحتاج الى الكثير من التدريب على كيفية عمل ذلك والكثير من الممارسة على كيف يمكن لذلك دعم حل المشكلة |
Bu makineyi çalıştırmak için çok ama çok insana ihtiyacınız var. | TED | و حتى تعمل هذه الآلة، ستحتاج الى الكثير من البشر. |
Özellikle nefret ve iğrenmenin dışa vurumu, onları devirmek için çok fazla pozitife ihtiyacınız var. | TED | وخاصة عبارات الازدراء أو الاشمئزاز حسنا نحتاج حقاً الى الكثير من الايجابيات لعكس ذلك. |
Bebek beklediğim için, yardıma çok ihtiyacım oluyor. | Open Subtitles | اني احتاج الى الكثير من المساعدة بما انني سانجب طفلا قريبا |
Hem zaten, bu gelir sayesinde, hepimiz daha çok akşam yemeği yiyor olacağız ayrıca o artık görmek isteyeceğimiz birisi değil en azından seninle değil. | Open Subtitles | أعني، مع هذا الحساب كبير نحن جميعا سنتناول الكثير من العشاء وسنذهب الى الكثير من المناسبات ربما ستذيدين كليو أو اثنين |
Son günlerde bunu çok yaşıyorum diyorum. | Open Subtitles | الآن كنت أفكر أنني ذهبت الى الكثير من تلك الأشياء مؤخراً |
O geceden önce bir çok kumarhanede bulunmuştum ve o geceden sonra da bir çok kumarhanede bulundum ama bu oyun gibi bir şey hiçbir zaman görmedim. | Open Subtitles | أقسم على ذلك لقد ذهبت الى الكثير من النوادى قبل هذة الليلة و ذهبت الى الكثير من النوادى بعدها |
Beraber çok eğleneceğiz Bay Kaplumbağa. | Open Subtitles | نحن ذاهبون الى الكثير من المرح معا , والسيد السلاحف. |
Bu iş çok çalışmamı gerektirecek, o yüzden üzgünüm ama başkasını bulmalısın. | Open Subtitles | و ربما هذا يقود الى الكثير من العمل، اذاً انا اعتذر. عليك ان تجدي شخص اخر |
- çok iş demek bu. - Öyleyse yapma. | Open Subtitles | هذا يحتاج الى الكثير من العمل أذا لا تفعلي هذا |
Daha çok zombi penisine yakın. | Open Subtitles | انها اقرب الى الكثير الكثير من قضيب زومبي |
Kat kaloriferli. Evi ısıtmak biraz çok zor oluyor. | Open Subtitles | الخدمات هنا مستقلة,هذه البناية تحتاج الى الكثير من التدفئة |
çok fazla güvenliğe ihtiyacınız yok, çünkü burada zaten Sirs ve Lance var. | Open Subtitles | و لن تحتاجي الى الكثير من الحماية لأن لدينا مسبقاً السيدان . في و لانس هنا |
Baksana, diyet yapmış gibiyim. çok paraya ihtiyacım yok. | Open Subtitles | كما ترى , فأنا أتبع حميتي الغذائية كما أنني لست بحاجة الى الكثير من المال |
Daha fazla maskeye ihtiyacımız var. - çok iyi bir halasın. - Biliyorsun, T.J'yi hepimiz seviyoruz. | Open Subtitles | سوف نحتاج الى الكثير من الأقنعة أنت مثال للعمة الجيدة أووه ، حسناً ، كما تعرفين كلنا نحب تي جي |
Baba ile pek çok yol kat ettin, öyle değil mi? | Open Subtitles | انت ذهبت الى الكثير من رحلات بابا. الم تفعل |
Ailem çok fazla pop kanallarını dinlememe izin vermiyor şeytani şarkı sözleri yüzünden. | Open Subtitles | الى الكثير من محطات البوب، بسبب كل كلمات شيطانية. |