Ve ne yazık ki bu yetim zamanım çoğunu, içlerinden bazıları güzel tablolar olan diğer yetimlerin arasında, depoda geçirir. | TED | وللأسف، فهذا اليتيم يقضي معظم وقته في المخزن مع عدد ليس بالقليل من اليتامى الآخرين بعضهم لوحات جميلة |
diyor, Bugün çok sayıda yetim çocuk oldu Ve işte burda da dışarı çıkarılan bir ölü. | TED | هناك الكثير من اليتامى خلقوا اليوم وهناك جثة يقومون بانتشالها. |
Kör Yetimler herşeyi aldı! | Open Subtitles | اليتامى المصابون بالعمى يحصلون على كل شيء |
Benim gibi öksüz piçler için seninki gibi bir babaya bile sahip olmak harika olurdu, sikik. | Open Subtitles | من أجل الأوغاد اليتامى مثلى. حتى وجود أب مثل ذلك سيكون رائعاً. أيها المغفل. |
Bunu yetimleri yangından kurtarıp beşikleri için tekrar girip oyuncakları için tekrar girdiğim için verdiler. | Open Subtitles | حصلتُ على هذه لإينقاذ بعض اليتامى من الحريق وثم أعدتُ لهم أسرتهم، وأعدتُ لهم لعبهم. |
Dul ve yetimlere yardım etmeyi kesinlikle istiyorsun değil mi? | Open Subtitles | بالتأكيد توافقين على مساعدة الأرامل و اليتامى |
Güneş ışığı, kaktüsler, sen ve yetim çocuklar. | Open Subtitles | شروق الشمس ، زهور صبّار وأنت والأطفال اليتامى |
yetim bebekler bunun mantıksız olduğunu bilirler. | Open Subtitles | الأطفال الرضع اليتامى يكتشفوا بأنة لايوجد فائدة في هذا |
- Ekselansları o bizim askerlerimizden birinin yetim oğlu. - Onu ben büyüttüm. | Open Subtitles | أنهُ أحد جنودك اليتامى أنا من قام برعايتهُ |
Nasıl yetim sayısı olacak Bu savaşın sonunda? | Open Subtitles | كم سيكون عدد اليتامى عند نهاية هذه الحرب؟ |
yetim çocuklar için evlerimiz var, iyi evlerimiz, iyi insanlarımız var. | Open Subtitles | لدينا منازل للأطفال اليتامى منازل جيدة, أناس جيدين |
Romanya'da kollarında ağlayan yetim çocuklardan bahset. | Open Subtitles | و عن اليتامى الذين بكوا بين ذراعيك. في "رومانيا". |
Düğün gününde, Yetimler kutlamada bize katıldı. | Open Subtitles | وفي يوم زفافها، انضم اليتامى إلينا في الاحتفال. |
Yetimler yerleri siliyor. | Open Subtitles | اليتامى يقومون بتنظيف الأرضيات. |
Yetimler daima en iyi ajanlar olmuştur. | Open Subtitles | اليتامى أفضل المجنّدين دائماً |
Senin gibi öksüz piçler, babalarının olmasını ister. | Open Subtitles | الأوغاد اليتامى من أمثالك يتوقون إلى آباء. |
öksüz kalanların bağlılık sözünü hiçbir zaman tam olarak anlayamayacaksın. | Open Subtitles | لن تفهم أبدا ،محنة اليتامى ليس تماما |
Onun için mi öksüz gibiler? | Open Subtitles | انهم مثل... . مثل اليتامى, اليس كذلك ؟ |
Ben çaresizleri korudum, yetimleri doyurdum. | Open Subtitles | لقد حميت الضعفاء أطعمت اليتامى |
"Hahamlara, yetimlere ve... | Open Subtitles | إنه جنه للحاخامات و اليتامى |
Aç yetimlerin süt ve kurabiyelerini topladıktan sonra sizin için geri döneceğim. | Open Subtitles | سوف أعود من أجلكم بعد أن أجمع حليبي و كعكي من اليتامى الجائعين |
Yetimlerden nefret ediyor. | Open Subtitles | وهي تأكل اليتامى الزنجبيل مع ذيل الحصان. |