ويكيبيديا

    "اليوم الذي قتلت فيه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • öldürüldüğü gün
        
    • öldürdüğü gün
        
    • nin öldüğü gün
        
    Karımın ve oğlumun canice öldürüldüğü gün hakkında bir şey duymak istemiyorum artık, tamam mı? Open Subtitles لا اريد ان اسنع عن ذلك اليوم الذي قتلت فيه زوجتي وابني , مفهوم ؟
    Annenin öldürüldüğü gün nerede olduğunu açıklayabilir misin? Open Subtitles هل يمكنكِ تحديد مكان تواجدكِ في اليوم الذي قتلت فيه أمّك؟
    Zaman zaman duvarların arasından kanıyor ve öldürüldüğü gün kucaklaşmaya bayılıyor. Open Subtitles انتِ تعرفِ هي نزفت من خلال الجدران في بعض الاحيان وتحب العناق في اليوم الذي قتلت فيه
    O bomba annemi öldürdüğü gün yazılmış. Open Subtitles كان كذلك منذ اليوم الذي قتلت فيه القنبلة أمّي.
    Telefon kayıtlarında Jacob Lettner'ın Lucy'nin öldüğü gün bir sürü arama yaptığı yazıyor. Open Subtitles السجلاّت الهاتفيّة تقول أنّ (جايكوب ليتنير) أجرى العديد من الإتّصالات لـ(لوسي) في اليوم الذي قتلت فيه.
    Salı... öldürüldüğü gün. Open Subtitles الثلاثاء، اليوم الذي قتلت فيه.
    Ama Heidi'nin öldürüldüğü gün hepsinin şahidi vardı. Open Subtitles لكن لديهم جميعاً حجج غياب قوية في اليوم الذي قتلت فيه (هايدي)، إلا هذا الرجل.
    - Sara öldürüldüğü gün neredeydiniz peki? Open Subtitles إذن، أين كنت في اليوم الذي قتلت فيه (سارة)؟
    Chloe'nun arkadaşı Sara'nın öldürüldüğü gün burada bulunmuş olabileceğini düşünüyorlar. Open Subtitles يعتقدون أنّ (سارة) صديقة (كلوي) كانت هنا في اليوم الذي قتلت فيه
    Baltayla öldürüldüğü gün. Open Subtitles في اليوم الذي قتلت فيه بفأس
    Polisler Odette'nin öldürüldüğü gün 11.00'de gittiği kafeyi buldular. Open Subtitles أجل، وجدت الشرطة المقهى الذي ذهبت إليه (أوديت) في الـ11 في اليوم الذي قتلت فيه.
    öldürüldüğü gün. Open Subtitles اليوم الذي قتلت فيه.
    Mandy'nin apartmanında kayıp ilanı dağıtan bir memur ve komşularının söylediklerine göre onun öldürüldüğü gün bir adama bağırdıklarını duymuşlar. Open Subtitles لقد تحققت الشرطة من مبنى (ماندي)، قال الجيران أنّهم سمعوها تصرخ مع رجل في اليوم الذي قتلت فيه.
    Kurbanımız, Audrey Cruz, öldürüldüğü gün bir tehdit aldı. Open Subtitles -ضحيّتي، (أودري كروز )، استلمت تهديداً في اليوم الذي قتلت فيه.
    Justin öldürüldüğü gün, neden ayrıldığını açıklamak için dekanla görüşmesi vardı. Open Subtitles لقد حدّدت (جوستين) إجتماعاً مع العميد في اليوم الذي قتلت فيه لتُفسّر سبب مُغادرتها.
    Bay Thomas, Elke'nin öldürüldüğü gün oğlunuz Cody, ağrılı idrar yapma şikâyetinin olduğunu, söylemedi mi? Open Subtitles (سيد (توماس) في اليوم الذي قتلت فيه (إلكا (ألم يقل لك ولدك (كودي
    Ama her şey 1973'teki o gün başladı ilk öldürdüğü gün. Open Subtitles لكن كل شيء قد بدأ في ذلك اليوم من العام 1937... اليوم الذي قتلت فيه لأول مرة.
    Eğer duruşmaya çıkarsam elimde Silvie'nin öldüğü gün Elena'nın hasta olmadığını ispat edecek kanıta ihtiyacım olur. Open Subtitles إذا كنت سأذهب الى المحاكمة ‫سوف أحتاج إلى أدلة تثبت أن ‫(إيلينا) لم تكن مريضة (في اليوم الذي قتلت فيه (سيلفي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد