Bu ne cüret! Ben, evli bir kadınım. | Open Subtitles | يالجرأتك يا سيدي , فأنا امرأة متزوجة الآن |
Onlarla seks yapmaya tenezzül etmem. Artı ben evli bir kadınım. | Open Subtitles | لن أنذل لدرجة مضاجعتهم كما أنني امرأة متزوجة |
Onu her gördüğümde kendime onun evli bir kadın olduğunu hatırlatmam gerekiyordu. | Open Subtitles | في كل مرة أراها، كان علي أن أذكر نفسي أنها امرأة متزوجة |
Gerçekten çok tatlısın ama benim evli bir kadın olduğumun farkında değilsin. | Open Subtitles | ستانسلاف ,أنت حقاً تمثل شخصاً عزيزا بالنسبة لي لكنك لا تدرك بأني امرأة متزوجة |
Eşi komada olan Evli bir kadınla mı? | Open Subtitles | أنت ترافق امرأة متزوجة مازال زوجها في غيبوبة ؟ |
Bunun sığ ve aptalca olduğunu biliyorum yani sen sonuçta evli bir kadınsın, ben de şartlı tahliyedeyim. | Open Subtitles | ...أعلم أن هذا قول غبي وسطحي ولكن أعني أنت امرأة متزوجة وأنا خاضع لإطلاق السراح المشروط |
Teknik olarak, hala evli bir kadınım. | Open Subtitles | أنا لازلت امرأة متزوجة .. تقنياً |
Teknik olarak, hala evli bir kadınım. | Open Subtitles | أنا لازلت امرأة متزوجة .. تقنياً |
Ben evli bir kadınım ve evlilik danışmanıyım. | Open Subtitles | انا امرأة متزوجة ومستشارة زواج |
Ben evli bir kadınım. Beni zorladı. | Open Subtitles | أنا امرأة متزوجة ولقد أجبر نفسه علىّ |
- Albay, ben evli bir kadınım. | Open Subtitles | -لكن أيها الكولونيل , أنا امرأة متزوجة |
Sen daha geriden yürümelisin, zira ben artık evli bir kadınım. | Open Subtitles | لابد وان تتاخري، لانني امرأة متزوجة! |
Onun evli bir kadın olduğunu bilmesine rağmen avukatın dans etme şekline bak. | Open Subtitles | راقبي طريقة رقص المحامي بالرغم من معرفته انها امرأة متزوجة |
Ona, evli bir kadın olduğumu, kocamın önemli bir devlet memuru olduğunu ve onun o güzel ön dişlerini dökmeye hazır olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أخبره بأننى امرأة متزوجة و أن زوجى مسؤول كبير فى الحكومة مستعد و له القدرة على تحطيم أسنانه الأمامية الجميلة |
O ailesi olan, evli bir kadın, evliliğini yürütmeye çalışıyor... öte yandan patronu onu sürekli arıyor, sürekli üzerine geliyor... sürekli geliyor, geliyor, uygunsuz tekliflerde bulunuyor. | Open Subtitles | انها امرأة متزوجة مع عائلة تحاول انقاذ زواجها ورئيسها يستمر فى مكالمتها يستمر فى القدوم ويستمر فى اغرائها |
Kraliçem, evli bir kadın için bahçe daha güvenli bir yer. | Open Subtitles | ملكتي، فناء ساحة المجلس لا يلائم امرأة متزوجة. |
Evli bir kadınla ilişkiye girersem sorun olmaz diye düşündüm, bilmem anlıyor musun? | Open Subtitles | إعتقدت انه من حقي ان يكون لي علاقة مع امرأة متزوجة |
16 yaşındayken Evli bir kadınla birlikte oldum. - Üniversitedeyken ciddi miktarda ot içtim. | Open Subtitles | عندما كنت بِالـ16 مِن عمري، مارست الجنس مع امرأة متزوجة. |
Evli bir kadınla birliktelikten dolayı kafamda daima bir şüphe vardı. | Open Subtitles | ... دائمًا ما يكون المرء ... مترددًا بعض الشيء بخصوص الخوض في علاقة مع امرأة متزوجة |
Artık evli bir kadınsın. | Open Subtitles | كنت امرأة متزوجة الآن. |
Sen evli bir kadınsın. | Open Subtitles | أنت امرأة متزوجة |
- Ana sebep olarak, ben evli bir kadındım... ve kocamla aramızdaki sorunları çözmek istiyordum. | Open Subtitles | اساساً لانى امرأة متزوجة وأردت اصلاح الامور مع زوجى |
evli bir kadına kancayı takmayacaktır. Umarım bir "parça" alır. | Open Subtitles | ليس أحمقاً لن يضاجع امرأة متزوجة |