| Amerika Birleşik Devletlerinde 2.3 milyonun üzerinde hapsi boylayan kadın ve erkekler vardır. | TED | في الولايات المتحدة يقبع أكثر من 2.3 مليون امرأة و رجل في السجون. |
| Her erkek, kadın ve çocuk havan toplarından haberdardı. | Open Subtitles | كل رجل , امرأة و طفل يعلم امر المدافع الملعونة |
| Bunların hiçbirini geri dönüp, bir kadın ve birkaç çocuk sahibi olmak için yapmadım. | Open Subtitles | أنا لم أفعل ذلك ، حتى تسيطر علي امرأة و أولاد |
| Bu hastalık tüm dünyaya yayılacak tüm erkek, kadın ve çocuğa ta ki panzehirimi tamamlayana kadar. | Open Subtitles | العدوى سوف تنتشر في العالم كله و ستصل كل رجل و امرأة و طفل إلا لو أكملت المصل |
| Her erkek, kadın ve çocuktan çello çalmayı öğrenmesinin beklenildiği. | Open Subtitles | و حيث كل رجل و امرأة و طفل يتعلمون فيه الكمنجة |
| Asalaklarınızın öldüreceği her asker başına 15 kadın ve çocuk ölecek. | Open Subtitles | لكل مقاتل تقتُله طائراتك ؟ خمسة عشر امرأة و طفل سوف يموتون |
| Polisler tarafından vurulmadan önce bir kadın ve dedektifi gün ortasında vurdu. | Open Subtitles | و قد قام بإطلاق النار على امرأة و محقق في وضح النهار قبل أن يتم القبض عليه من قِبل الشرطة |
| Erkek, kadın ve çocuk tüm Almanların cesetlerinin üzerinde Wagner tarzı bir ihtişamla öleceği bir cenaze yığını oluşturmasını istiyor. | Open Subtitles | اْنه يريد جسد كل رجل ألمانى و كل امرأة و كل طفل ليغذوا جنازة المحرقة التى سيوضع عليها هو في نهاية المطاف في مجد فاجنيريان |
| Her kadın ve erkeğin yaşamındaki 4,000 özgür orgazm özgür kalmış yaşam enerjisinin 4,000 kez patlamasıdır. | Open Subtitles | 4000 هزة جماع في حياة كل امرأة و رجل... هي 4000 انفجار لتحرير طاقة الحياة |
| Leon Shermer artık kadın ve New York'ta yaşıyor. | Open Subtitles | ليون شيرمر" أصبح الآن امرأة و يعيش فى مديتة نيويورك" |
| Leon Shermer artık kadın ve New York'ta yaşıyor. | Open Subtitles | ليون شيرمر" أصبح الآن امرأة و يعيش فى مديتة نيويورك" |
| Hayır, hayır, bir çiftti. kadın ve sevgilisi. | Open Subtitles | لا لقد كانا زوجين امرأة و صديقها |
| Jack geçen ay içinde tanıdığım tüm erkek kadın ve çocukların önünde bana yalancı dedi. | Open Subtitles | اتهمني "جاك" بالكذب. أمام كل رجل و امرأة و طفل عرفتهم طوال الشهر الماضي. |
| Ama bir kadın. Bir kadın ve benim Tardis'im. | Open Subtitles | باستثناء أنها امرأة إنها امرأة و كذلك هي "التارديس" |
| Ve bir kadın. O bir kadın ve Tardis. | Open Subtitles | و هي امرأة إنها امرأة و كذلك هي "التارديس" |
| - Bir kadın ve çocuğun arabaya bindiğini görmüşler. | Open Subtitles | - أحدهم قال أنه رأى امرأة و طفلا يصعدان إلى سيارة |
| - Bir kadın ve çocuğun arabaya bindiğini görmüşler. | Open Subtitles | - أحدهم قال أنه رأى امرأة و طفلا يصعدان إلى سيارة |
| Bir adam, kadın ve içki şişesi hakkında. | Open Subtitles | عن رجل و امرأة و زجاجة |
| Bir kadın ve çocuğu iki gündür aranıyor. | Open Subtitles | اختفت امرأة و ابنها منذ يومين |
| Foster, bir kadın ve kızın büyükbabası olduğu iddia edilen bir adam. | Open Subtitles | (فوستر) و امرأة و رجلٌ ادّعى (فوستر) أنّه جدّها. |