Anna Lisa yüzyıl önce bu perili evde öldü. | Open Subtitles | (اناليسا) ماتت، منذ مائة عام فى هذا المنزل |
Duyduğu kıskançlık ve öfke sonucunda kızları... Anna Lisa'ya karşı kötü davranmaya başlamış. | Open Subtitles | نتيجة لذلك أصيب بالغيرة والغضب وصب غضبه على إبنتهم (اناليسا) |
Ve sonra Anna Lisa'yı bodrumdaki bir odaya kapatıp ona dışarısının çok kötü bir yer olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | قام بحبس (اناليسا) فى القبو وقال لها أن العالم فى الخارج هو مكان فظيع |
Babası Anna Lisa'ya ölümlü ruhunu sadece bu şeklide kurtulabileceğine ikna etmiş. | Open Subtitles | لقد أقنع (اناليسا) أن الطريقة الوحيدة لإنقاذ روحها |
Bir gece Anna Lisa'yla birlikte tam oradan kaçmaya çalışıyorlarmış babası da adamlarıyla onları bekliyormuş. | Open Subtitles | ولكن فى اليوم الذى حاول مساعدة (اناليسا) على الهروب كان (ريفريند) فى إنتظاره |
Babası iki adamının da yardımıyla Mondrique'yi asmış Anna Lisa'nın gözleri önünde onu yakmış. | Open Subtitles | وبمساعدة رجلين من خدمه، قاموا بتعليقه وقاموا بحرقه حياً أمام أعين (اناليسا) |
Anna Lisa, Samantha tarafından yaratıldı. Bu ev ona geçmişte yapılmış bir vahşeti gösterdi. | Open Subtitles | أعتقد أن (سمانتا) إختلقت قصة (اناليسا) لإيجاد عذر للخسائر |
Fakat Anna Lisa'yı kimse bulamadı. | Open Subtitles | لكنه لم يتم العثور على (اناليسا) |
Anna Lisa gerçek. Onun şimdi benimle konuşmasını duyabiliyorum. | Open Subtitles | (اناليسا) حقيقية لقد سمعتها وتحدثت معي |
Anna Lisa, asla var olmadı. | Open Subtitles | (اناليسا)، لا وجود لها |
- Sen Anna Lisa mısın? | Open Subtitles | -ها أنت ، (اناليسا) ؟ |