"انا اؤمن" - ترجمة من عربي إلى تركي

• inanıyorum
• inanırım
• İnanıyorum

Her zaman psişikler konusunda çekingendim fakat söylemeliyim, artık inanıyorum onlara.
كنت دائما اشك بشان الروحانية لكن بصراحة انا اؤمن بها الان

"Eğer müşteriye iyi davranırsan sürekli müşterin olarak kalır." sözüne inanıyorum.
انا اؤمن ان عاملت الزبون بشكل جيد سوف يكون زبوناً للأبد

Ben çocuğunun iyileşeceğine samimiyetle inanıyorum ama buna sen de inanmalısın tamam mı?
انا اؤمن حقًا بأن أبنتك ستكون بخير ويجب عليك الإيمان بذلك أيضًا حسنًا؟

Evet Bay Prada, inanırım. Zamanı geldi.
نعم, يا سيد برادا, انا اؤمن بها حان الوقت

Bir devlet memuru olarak, kanunun, elimizdeki tek şey olduğuna inanırım.
كموظف حكومي انا اؤمن ان القانون كل ما نملك

Ben de inanıyorum ki, iş dünyası insanlığı ileriye taşıyacak hakikaten de.
و انا اؤمن بأن الاعمال ستحرك كتلة البشرية العظيمة الى الامام

İnanıyorum ki, küresel 'Cosmo-polis'te yeniden doğabilir.
انا اؤمن انها يمكن ان يعاد ولادتها في المدن العالمية

İnanıyorum ki; hareketli noktalar biliminin gelişimiyle daha iyi, daha akıllı ve daha ileri hareket edeceğiz.
انا اؤمن ان مع تطور علم النقاط المتحركة، سوف نتحرك افضل، سوف نتحرك بذكاء، سوف نتحرك للامام.

Sana inanıyorum Lewis. Senin nasıl eğitimlerini gördüm.
و انا اؤمن بك لويس لقد رايت الطريقة التي كنت تتدرب بها.

İnanıyorum ki küresel vatandaşlık kavramı, kıtalararası görüşen insanlardan doğal olarak ortaya çıkacaktır.
انا اؤمن ان مبدأ المواطنة العالمية سينمو من محاولات الناس ان تتصل ببعضها البعض عبر القارات.

Şey, bütün bunlara inandığınıza inanıyorum, Bayan Paisley.
انا اؤمن انك مؤمنة بكل ذلك يا انسة بيسلى

Ben mümkün olduğu kadar sık, özgür ve olabildiğince yoğun sekse inanıyorum.
انا اؤمن بالعلاقات الجنسية فى كثير من الاحيان كحرية كما هو مكثف كما هو ممكن

İnanıyorum! Regan'a yardım etmek için her şeyi yaparım!
انا اؤمن به , سوف افعل اى شىء لمساعدة ريغان , اى شىء

Bugün 4 Temmuz ve ben Amerika'ya inanıyorum.
اليوم الرابع من يوليو و انا اؤمن بامريكا

Ben yeni Rusya'ya inanıyorum. Siz inanmayabilirsiniz, ama ben inanıyorum.
انا اؤمن بروسيا الجديده ربما لاتؤمن بها انت , لكنى امنت

Mizaçla ilgisi yok. Ben özgürlüğe inanırım, insanlar kalplerinin sesini dinlerler, istedikleri şeyi yaparlar.
ليس تزييف , انا اؤمن بالحرية حيث يتبع الناس قلوبهم

Ben biriyle tanıştığında ziller ve düdükler çalmadan önce 30 saniyen olduğuna inanırım.
انا اؤمن بأنه عندما تقابل شخص ما , لديك 30 ثانية قبل ان تنطلق صفارة الانذار

Dinle beni, ben sadece gördüğüme inanırım hatta bazı zamanlar gözümün gördüğüne dahi inanmam, tamam mı ama kendini iyi hissettirecekse, inanıyormuş numarası yaparım, olur mu?
حسناً ، إستمع ، انا اؤمن بما اراه امام وجهي واحياناً لا اؤمن بذلكَ حتى ، حسناً لكن إذا كانَ الأمر يجعلكَ تشعر بتحسن