ويكيبيديا

    "انهُ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • onun
        
    • göre
        
    Siz olmazsanız onun burada olduğunu kanıtlayamayız. Open Subtitles بدونكما لا يمكننا حتى ان نثبت انهُ كان هنا
    Senin ne kadar endişelendiğini biliyordum. onun iyi olduğunu görebilesin diye seni de tabloya çizdim. Open Subtitles علمتُ مدى القلق الذي أنتِ عليهِ،لذا أتيتِ بكِ هنا ،لذا يُمكنكِ التأكُدّ من انهُ بخير.
    onun çekimine karşı koymak senin için zor olsa gerek. Open Subtitles مؤكد انهُ من الصعبِ عليكَ ان تقاوم قوتها
    Bir Amerikan figürünü kullandığına göre dikkat çekmek istiyor, değil mi? Open Subtitles حسناً, إن تخريب رمز أمريكي مشهور يدل انهُ يرغب الإهتمام, صح؟
    Görünüşe göre Nünberg'te ruhban sınıfı evlenebiliyor. Open Subtitles ويبدُو انهُ يسمَح لِرجال الدِين بِالزواج
    Hatta onun için birkaç kişi bulmamı bile istedi benden. Open Subtitles وحتى انهُ قالَ لي انهُ يمكن ان اجند عدةً من الرجال الأخيرن ايضاً
    Sen de milyon dolarların onun hakkı olmadığına karar verdin öyleyse? Open Subtitles لذا إعتقدتَ انهُ لن يتمتع بكل تلك الملايين؟
    onun her zaman kanunlarla sorunu olduğunu düşündüm, ama o asla konuşmak istemedi ben de sormamayı öğrendim. Open Subtitles إفترضتُ دائماً انهُ كانَ لديهِ مشاكل معَ القانون لكنهُ لم يرد التحدثَ عن هذا ابداً
    Kimse onun hakkında konuşmak istemiyor da. Open Subtitles يبدو انهُ لا احدَ اخر يرغب في التحدث عنهُ
    Her ne kadar kötü bir şey gördüyse bu onun tamamen unutmasına neden olmuş. Open Subtitles مهما يكن ما رآه فقد كان يكفي انهُ اغميَ عليهِ بالكامل
    Elinde pizza olmadığı gerçeği sana onun pizzacı çocuk olmadığını fark ettirmedi mi? Open Subtitles الا تخبركِ حقيقة أنهُ لايحمل اي بيتزا انهُ ليسَ رجل توصيل البيتزا؟
    Hiçbir cadı avcısı onun gücünü kullanamaz ama aynı zamanda hiçbir cadının da kullanmaması gerektiğinin farkındasındır. Open Subtitles لا صائد سحرة يمكنهُ إستخدامها ابداً لكنكَ بالتأكيد ترى انهُ لايفترض بأي ساحرٍ إستخدامها كذلك الميدالية ستقتلها
    Vücut dilin sanki onun basına haber vermesindense burada kalmayı tercih edeceğini söylüyor. Open Subtitles يخبرني انهُ إذا إنتشرَ الخبر ستشعر بالأمانِ هنا معنا أكثرَ من الشارع
    Etrafta kaybolmuş bir halde tek başına dolaşıyordu ben de onun benim olduğunu düşündüm sonra da onu parka götürdüm bundan hoşlanacağını düşündüm sonra ona ilaç almaya gittim ve geri geldiğimde onu bulamadım. Open Subtitles لقد كانَ يتجول وحيداً ، ضائعاً وظننتُ انهُ كانَ إبني واخذتهُ إلى المنتزه
    Evet, onun genleri daha iyi. Open Subtitles أجل, لديها جينات جيدة انهُ ليست أمراً وراثياً.
    Bu Devilish, süper şeytani kötü adam ve onun süper silahlı araçları olan süvari alayı.. Open Subtitles انهُ الشيطاني فائق القوة و موكبه من السيارات المسلحه
    Hayır, ikimizde onun bunu istemeyeceğini biliyoruz. Open Subtitles لا أعتقد أن كُلانا يعلم انهُ لم يكُن يريد ذلك
    Seni yakaladığı şüphesizdi. Hepiniz onun elindeydiniz. Open Subtitles انهُ حسم امر موتك مقدماً حسم امر موتكم جميعاً
    Görünüşe göre senin karakterine Jackie Jormp-Jomp denilecek. Open Subtitles انهُ يبدو ان شخصيتك, سيطلق عليها جاكي جرومب جمب.
    Sorumluluklarını yerine getirmezsen seni tutuklar ve hapse atarım, ona göre. Open Subtitles أتتذكر , انهُ انْ لم يكنْ لديك القُدرة لتحمل . مسؤولياتك فسوف أقوم بأعتقالك . وسأضعك في السجن
    Görünüşe göre gerçeği keşfettiğim zaman bunu benim de yapmam gerekecek. Open Subtitles يبدو انهُ إن كان علي أكتشاف الحقيقة سيتحتم علي فعل الشيء ذاته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد