Hatta binalardan birine bir oda daha tıkıştırdım, size göstermek isterim. | TED | حتى انني حشرت غرفة اخرى في المبنى، اود ان اريكم لها |
Rica ederim. Sarah, iş arkadaşımla tanışmanı isterim, Profesör Wheeler. | Open Subtitles | عفوا سارة , اود ان اعرفكي على زميلتي البروفيسورة ويلر. |
Anlatmak istediğim bir sürü şey var, ama, -- yapamam, ve, -- | Open Subtitles | كلمات كثيرة اود ان اقولها.. ولكن , اوو لا استطيع , ولذلك |
Kalkıp sana sarılmak isterdim ama kıçımdaki osuruğu kaçırmak istemiyorum. | Open Subtitles | كنت اود ان اعانقك لاكن جلوسي تجعلني لا اتغوط الأن |
Beni buraya davet ettiğiniz için sizlere teşekkür etmek istiyorum. Bu konferansa katılmak benim için büyük bir ayrıcalık. | TED | اود ان اشكركم على دعوتي للحضور هنا. انها متعه كبيره بالنسبه لي ان احضر هذه المحاضره. |
Bugün mahallenizde güzel bir gün mü diye sormak istedim. | Open Subtitles | انت تعلم, اود ان اسألك ان كان يومك جيدا في حيك |
Sürücü alkol testinden geçti ama onunla bizzat konuşmak isterim. | Open Subtitles | السائق تجاوز فحص التنفس لكنى اود ان اتحدث اليه بنفسى |
Eğer birini hamile bırakırsan, bunu ben de bilmek isterim. | Open Subtitles | اذا جعلت احد ما يحبل اود ان اعلم بذلك ايضا |
Evet, ben de ne kadar uzağa uçabileceğimi görmek isterim. | Open Subtitles | نعم, أنا ايضاً, اود ان ارى لأي بعد استطيع الطيران |
Ama yaptıkları işe küçük bir psikolojik numara ile bir ekleme yapmak isterim, ve numara da şu: | TED | و لكني اود ان الحق عملهم بلفتة سايكولوجية صغير، و هذه اللفتة انه |
Hoş yer. Kendim de bir müddet burada kalmak isterim. | Open Subtitles | مكان جميل، اود ان ابقى هنابعضالوقتبنفسى. |
Ama efendim... madem bir kere basladk, ben de bir seye itiraz etmek isterim. | Open Subtitles | لكن، سيدي القاضي ، طالما اننا نحتج اود ان احتج انا ايضا |
Benim de okulda kahve yapmak istediğim birkaç kız var. | Open Subtitles | هناك بعض الفتيات فى المدرسة اود ان اعد القهوة معهم |
Molly, seninle tanıştırmak istediğim okul kurulundan bir kaç kişi var. | Open Subtitles | مولي يوجد بعضا من اعضاء هيئة التدريس اود ان اعرفك اليهم |
Sana okumak istediğim bir yer var. Bunun için zamanım yok. | Open Subtitles | هناك ذلك الجزء اود ان اقرأه عليك ليس لدي الوقت لهذا |
C.A. : Bu sohbete saatlerce devam edebilmeyi çok isterdim. | TED | كريس أندرسون : لكم اود ان اكمل هذا الحوار معك لعدة ساعات مقبلة |
Savaş bitsin ve babamız eve dönsün isterdim. | Open Subtitles | اود ان تنتهي الحرب حتى يعود ابي اوه بيث جميعنا نريد ذلك |
Çok isterdim, ama elimden bir şey gelmez. | Open Subtitles | اود ان اساعدك .لكن ليس هناك ما يمكننى عمله |
Beni azarlamayacağına söz verirsen, sana teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | لو انك وعدتنى الا تسمعنى كلاما حادا اود ان اشكرك |
Sizden özür dilemek ve sizi davet etmek istiyorum. | Open Subtitles | اود ان اعتذر على الطريقه اللتي كنت اتصرف بها واود لو نجتمع سوياً في وقتٍ ما |
Ben sadece "Eternity Forever" için böyle harika bir oyuncu kadrosunun oluşturulmasına ne kadar sevindiğimi bilmenizi istedim. | Open Subtitles | انا اود ان اقول انني سعيد لحصولي على طاقم العمل الرائع هذا اجتمع هنا من اجل الخلود الابدي |
Başım belaya girsin istemiyorum ama senin kaçıp kurtulduğunu görmek de hoşuma gider. | Open Subtitles | انا لا اريد ان اتورط فى مشكله و لكنى اود ان اراك تهرب |
Ne demek istediğimi anlamanız için... size küçük bir hikâye anlatacağım. | Open Subtitles | لمساعدتك على فهم ما أعني اود ان اقص عليك حكاية |