| Ve O kızlar sadece ellerinden geldiğince dalgalarda süzülmek istediler. | Open Subtitles | و اولئك الفتيات أردن فقط ركوب تلك الأمواج لأطول مدة ممكنة |
| O kızlar çok zeki. Senin kalbini görecekler! | Open Subtitles | اولئك الفتيات ذكيات جدا سيرون من خلالك |
| O kızlar gerçekten zariftir. | Open Subtitles | اولئك الفتيات في غاية الرشاقه. |
| Tüm bunlar için gerçekten pişmanım. Cezalandırılmayı hak ettiğimi biliyorum. Ama o kızları ben öldürmedim. | Open Subtitles | ويجب ان اعاقب لكني لم اقتل اولئك الفتيات |
| Hep, korunma takacağım, ve o kızları seviyorum da değil ki. | Open Subtitles | أنا ارتدي الحماية دائماً وليس وكأني أحب اولئك الفتيات |
| o kızları teslim ettiğin adamın adını öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد معرفة اسم الرجل الذي تسلمه كل اولئك الفتيات -هذا محجوز بالمناسبة |
| O kızların kaçırılışı yoklukları, yangın ateşi gibi yayıldı her tarafa. | Open Subtitles | اولئك الفتيات التي تم اختطافهن انتشر اختفائهن كالحريق الهائل |
| - O kızların birer hayatı vardı. | Open Subtitles | - اولئك الفتيات كن احياء |
| -Tanımıyorum o kızları. | Open Subtitles | لا أعرف أياً من اولئك الفتيات |
| - o kızları seçtiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | -لا أصدق أنّك أخترت اولئك الفتيات |
| Benton o kızları, onunla evine gelmelerini için ikna ediyor içkilerine uyuşturucu kattıktan sonra onlara tecavüz ediyor. | Open Subtitles | بينتُن)، أقنع اولئك الفتيات) لتناول الكواكيين برفقته يضع لهم مُنومات، ثم يغتصبُهنَّ |