Her şey kağnı gibi ilerliyordu, sıkı bir davada benim altımda hüküm verecek birini bulmak için bile aylarca çalışırdım. | Open Subtitles | كل شيء يمضي ببطء شديد كنت امضي في القضية الواحدة عدة أشهر فقط من اجل ايجاد شخص يشتري القضية من عندي |
Belki de Markham tüm bu oyunu yalanlarını satabileceği kendi kadar zayıf birini bulmak için sahneledi. | Open Subtitles | "مارخام" يمكن أنه مثل كل الأمر, ايجاد شخص ضعيف مثلها ليخدع بأكاذيبه. |
Bakmayı da sen istemiştin ama başka birini buluruz herhâlde. | Open Subtitles | اقصد, انت من طلبت ذلك ولكن باستطاعتنا ايجاد شخص اخر |
Uzun zaman önce burada oturmuş olabilecek birilerini bulmama yardım edersiniz diye umuyorum. | Open Subtitles | أنا متأمل انه بأمكانك مُساعدتي في ايجاد شخص لربما اقام هنا |
- Korkarım hayır. İsterseniz size vasiyete itiraz etmenize yardımcı olacak birini bulabilirim. | Open Subtitles | للأسف كلا، استطيع ايجاد شخص يساعدكِ على مناقشة الوصية إن أردتِ |
Oraya gönderebileceğim birini bulabilir misin? | Open Subtitles | هل تستطيع ايجاد شخص ما لي لارساله لهناك؟ |
Bu toplantının konusu toplantıyı yönetecek birini bulmak mı? | Open Subtitles | الاجتماع من أجل ايجاد شخص يرأس الاجتماع |
İşleri halletmek için başka birini bulmak zorunda kalacaksınız | Open Subtitles | عليك ايجاد شخص آخر ليقوم به |
- birini bulmak için. | Open Subtitles | ايجاد شخص |
Büronun kaynaklarıyla bence birini buluruz. | Open Subtitles | مع المصادر التي يمتاز بها المكتب الفيدرالي اعتقد بانه يمكننا ايجاد شخص ما |
Belki şunlara yardım edecek birilerini bulmama yardım edersin. | Open Subtitles | ربما تستطيع ايجاد شخص يساعدني في هذا |
- Korkarım hayır. İsterseniz size vasiyete itiraz etmenize yardımcı olacak birini bulabilirim. | Open Subtitles | للأسف كلا، استطيع ايجاد شخص يساعدكِ على مناقشة الوصية إن أردتِ |
Evet, sanırım birini bulabilirim. | Open Subtitles | نعم, اعتقد أني بأمكاني ايجاد شخص ما |
Belki Mileva da onu mutlu edecek birini bulabilir ama bu evliliğe tutunduğu sürece olmaz. | Open Subtitles | ربما ميليفا يمكنها ايجاد شخص يجعلها سعيدة ايضاً لكن ليس و هي متمسكة بهذا الزواج |