Ve onları bulan 5 kişi muhteşem ödülün de sahibi olacak. | Open Subtitles | وسوف يفوز الخمسة أشخاص الذين يجدونهم بأروع جائزة يتمناها أي منهم |
Özünde bir güç kaynağı. Ama birçok muhteşem şeye kadir. | Open Subtitles | ببساطة، إنّه مصدر طاقي، لكنّه يستطيع القيام بأروع الأشياء. |
Ama sonra onu kucağıma verdiler ve o an muhteşem bir duygu içimi kapladı. | Open Subtitles | وبعدها أعطوني إياها لأحلمها .وحظيت بأروع شعورٌ قد يمر من خلالي |
O her zaman muhteşem kızlar bulurdu. | Open Subtitles | فكان دائماً يحظى بأروع الفتيات |
muhteşem bir rüya görüyordum. | Open Subtitles | كنتُ أحلمُ بأروع حلمٍ على الإطلاق |
Oğlun muhteşem kurtarışlar yaptı. | Open Subtitles | لقد قام ابنك بأروع صد كرة |
Bütün baraka bu muhteşem kokuyla dolardı. | Open Subtitles | ويمتلئ الكوخ كلّه بأروع رائحة |
Aklımdan muhteşem bir düşünce geçiyordu. | Open Subtitles | لقد كنت احظى بأروع الافكار |