"بأس أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bir sorun
• sorun olmadığını
• sorun olur

Hey,CSI Brown kısa bir süre kalsa bir sorun olurmu?
لا بأس أن يذهب مع المحقق " براون " قليلاً

Beni sevmesinde sorun olmadığını söylemeni, ve onu sevmemde bir sorun olmadığını söylemeni istiyorum.
أريدك أن تخبريه بأنه لا بأس أن يحبني أريدك أن تخبريه بأنه لا بأس من أن أحبه أيضاً

Sizden babanıza ebeveyniniz olmak istediğimizi söylersek sorun olur mu olmaz diye bilmek istiyoruz.
نريد فقط أن نعرف منكم يا أولاد إن كان لا بأس أن نسأله أن يتركنــا نكون والديكما

Dışarıda birisi insanların elini kesmenin bir sorun yaratmadığını düşünüyor.
شخص ما خارجا يظن بأنه لا بأس أن نتقطع أيدي الناس

Yani yalan söylediğin sürece beni düzmende bir sorun yoktu.
أوه، لا بأس أن تمارس الرذيلة معي د طالما أنّك ستكذب عليّ

Ben de dedim ki; iki yıl geçti ortalık sakinleşmiştir, geri dönüp ne var ne yok diye bakmamda bir sorun olmaz.
فكما تعرف ، قلت لا بأس أن أمكث عامين .. هناك حتى تهدأ الأمور ويكون بإمكاني أن أعود .. إلى هنا في غير رهبة

Sırlarının olmasında bir sorun yok. Sadece kiminle paylaştığına dikkat etmelisin.
لا بأس أن يكون لديك أسرار كما تعلم يجب عليك فقط أن تكون حذرًا لتختار من تشاركهم بها

Eşcinsel olmasında bir sorun yok gibisinden yani.
لأبيّن له أنّه لا بأس أن يكون شاذاً

Bakmanda bir sorun yok.
مهلاً، لا بأس أن تنظُر.

Üzülmekte bir sorun yok. Üzülebilirsin Barry.
فلا بأس أن تكون حزينا يمكنك أن تكون حزينا، (باري)

Korkmanda bir sorun yok.
لا بأس أن تخافي.

Korkmakta bir sorun yok biliyorsun?
فلا بأس أن تخافوا، هل تعلم؟

Eğer... ..Noah'la görüşmek istiyorsan bizim için bir sorun yok.
و.. قررنا أنه سيكون لا بأس أن تعود لرؤية (نوح) مجدداً

Basmakta bir sorun yok.
لا بأس أن تطأ.

Aksine, bu gece korkmanın sorun olmadığını hatırlamalıyız.
بدلاً من ذلك، الليلة نتذكّر أنه لا بأس أن نخاف.

Sakın bana evden gitmemin benim için sorun olmadığını söylediğin zamanları hatırlamadığını söyleme.
ألا تتذكرينَ تلك الأوقاتِ حينما كنتِ تخبريني أنّه لا بأس أن أخرجَ...

Kapıyı açsam sorun olur mu?
لا بأس أن أستعمل الباب الأمامي، أليس كذلك؟