Size tüm bu Model B.M. fikrinin onun olduğunu söylemeye geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لإخبارك بأن فكرة النموذج بأكملها كانت لها |
Bak, tüm bu olayların senin için ne kadar kötü olduğunu biliyorum ama bana bundan iyi bir şey çıkabilecekmiş gibi geliyor. | Open Subtitles | انظري، أعرف أن هذه التجربة بأكملها كانت فظيعة لكِ ،ولكن يبدو لي أن شيء ما صالح .خرج من هذا |
tüm bu arkadaşlığımız, yalanmış. | Open Subtitles | بإن علاقتنا بأكملها كانت مجرد كذبة. |
Zaten ailemin tamamı Prensesin bu dünyadan göçmesi nedeniyle yas tutmaktadır. | Open Subtitles | عائلتى بأكملها كانت فى حداد على الاميرة التى غادرت عالمنا |
Alanın tamamı kuşatma altındaydı gece boyunca. | Open Subtitles | المنطقة بأكملها كانت تحت الحصار طوال الليل |
tüm bu yolculuk aslında, farklı şeyleri denemekten ibaretti. (Gülüşmeler) Evet, bu işe yaramadı değil mi? | TED | الرحلة بأكملها كانت عبارة عن تجربة للأشياء -- (ضحك) نعم، لم تنجح، أليس كذلك؟ |
Evet, tüm bu bölge bir zamanlar turba yatağıydı ve sonra Orta Çağ'da burayı yakıt için kazdılar ve sonra sanırım 16. yüzyılda... | Open Subtitles | أجل، المنطقة بأكملها كانت تستخدم مستنقع "للخُث"، في العصور الوسطى. حفروها للحصول على البترول، وأعتقد كان ذلك بالقرن السادس عشر. |
Yaşanan tüm bu şeyler oldukça yorucu oldu. | Open Subtitles | التجربة بأكملها كانت مجهدة |
tüm bu deneyim ıstıraplıydı gerçi. | Open Subtitles | -هذه التجربة بأكملها كانت مُؤلمة . |
Rusya'nın tamamı tahrip edilmişti. | Open Subtitles | روسيا بأكملها كانت قد دمرت" |
Deneyimin tamamı... | Open Subtitles | التجربة بأكملها كانت... |