Daha ağzını açmadan insanların yalan söylediğini düşünülmelerini istiyorum. | Open Subtitles | أريد الناس تعرف بأنه يكذب من قبل أن يتكلم. |
En iyi arkadaşına bakıp yalan söylediğini bilmek nasıl bir şey biliyor musun? | Open Subtitles | كلارك هل تعرف ماذا يعني النظر يومين الى اعز اصدقائك وتعرف بأنه يكذب عليك |
Evlilik problemleri olduğu konusunda yalan söylediğini sanıyorsun. | Open Subtitles | تعتقدين أنه يكذب بشأن مشاكله الزوجية لا أعتقد بأنه يكذب, بل أجزم |
Kibar davranmaya çalışıyor ama yalan söylediğini biliyorum. | Open Subtitles | إنه يتظاهر باللطف، لكنني أعلم بأنه يكذب. |
Sorun şu ki ona inandığım için aptalım, çünkü yalan söylediğini biliyordum. | Open Subtitles | أتعلم، بأن الأمور بأنني حمقاء لتصديقه لأنني علمت بأنه يكذب |
Babamın yalan söylediğini biliyorum. Bazı şeylerin olması mümkün değildir. | Open Subtitles | أعلم بأنه يكذب لأن بعض الأشياء مستحيلة |
Yeni elemanlar bile yalan söylediğini anlayabilirdi. | Open Subtitles | أي متدرب يمكن أن يرى بأنه يكذب. |
Susie, nasıl senin intihar etmeye kalkışman hakkında yalan söylediğini biliyorsam, sen de benim hakkımda söylediklerinin yalan olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | (سوزي) ، كما أعلم بأنه كاذب بشأن محاولتك الانتحار أنتِ تعلمين بأنه يكذب حيالي |
Rosemary'i öldürdüğü konusunda yalan söylediğini bana itiraf etti. | Open Subtitles | لقد إعترف لي بأنه يكذب بشأن مقتل (روزماري) |
Çok tatlı. yalan söylediğini biliyorum. | Open Subtitles | هذا جميل جداً أعلم بأنه يكذب |
Onun yalan söylediğini biliyordum tabi ki. | Open Subtitles | كنت أعلم بأنه يكذب بالطبع |
yalan söylediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد بأنه يكذب |
Ya. yalan söylediğini bilmeme rağmen, | Open Subtitles | لذا حتى لو ظن بأنه يكذب علي |
- yalan söylediğini biliyordunuz. | Open Subtitles | كنت تعلم بأنه يكذب |
Dash, yalan söylediğini biliyorsun,değil mi? | Open Subtitles | داش), تعلم بأنه يكذب اليس كذلك؟ ) |
Parasını getirmem için Pazartesi'ye kadar süre verdi ve Steve, yalan söylediğini de sanmıyorum. | Open Subtitles | حتى يوم الاثنين من أجل اعطائه أمواله و, (ستيف), أنا لا أظن بأنه... بأنه يكذب |
- Yani yalan söylediğini düşünüyorsun. | Open Subtitles | - أذن أنتِ تعتقدين بأنه يكذب |