Tamam, mahkemenin insanların vahşi olduğu iddialarını... destekleyecek kanıtları olduğunu kabul ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نوافق على أن هناك أدلة تعضد الاتهام بأن البشر كانو همجا |
Fakat sen insanların maymunları evcil hayvan gibi gördüğünü söylemiştin. | Open Subtitles | لكنك قلت بأن البشر يعاملون القردة وكأنهم حيوانات أليفة |
Ve insanların, yüksek frekanslı beyin dalgalarına uyumlandıkları zaman birbirleriyle telepatik olarak iletişim kurabileceğine inanıyordu. | Open Subtitles | وآمن بأن البشر يستطيعون التواصل بشكل تخاطري عندما يكون هناك ارتباط في تردد الادمغه |
Vay canına, insanların renk değiştirebildiklerini bilmiyordum. | Open Subtitles | يا للعجب، لم أعرف بأن البشر تتغير ألوانهم |
bir foton dalga olarak da partikül olarak da ortaya çıkabilir, en derin sezgilerimle bunu harmanlayınca insanlar iyi ve kötü olabilir, fikirler de doğru ve yanlış. | TED | يمكنُ أن تبدو وحدة الكم الضوئي كموجة وجزيء تتزامن مع إحساسي العميق بأن البشر خيرون وشريرون، والأفكار صحيحة وخاطئة. |
İnsanların değişebileceğine inanıyorum. | Open Subtitles | أنا موقنٌ بأن البشر يُمكن أن تتبدّل طباعهم. |
İnsanların barış içerisinde beraber yaşayabileceğine gerçekten inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تؤمنين حقاً بأن البشر يمكنهم أن يعيشوا مع بعض بسلام؟ |
İnsanların barış içerisinde beraber yaşayabileceğine gerçekten inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تؤمنين حقا بأن البشر يمكنهم أن يعيشوا مع بعض بسلام؟ |
Bu durumda, benim kütüphanemde insanların hoş karşılanmadığını bilmen gerekir. | Open Subtitles | لذا يجب أن تعرفي بأن البشر لم يعد يسمح لهم في مكتبتي |
George Pell, insanların kuyruksuz maymunlardan evrildiğini kabul ediyor musunuz? | Open Subtitles | هل تقبل بأن البشر تطوروا من القردة العليا؟ |
Buradaki bazı kabileler ilk insanların insana dönüşen kurtlar olduğuna inanırmış. | Open Subtitles | بعض القبائل في الأرجاء اعتقدوا بأن البشر الأوائل كانوا ذئابًا تحولوا إلى رجالٍ |
Bilimsel diğer şeylerde olduğu kadar, insanların sebep olduğu iklim değişikliğine dair de kuvvetli bir fikir birliği var. | Open Subtitles | ،هناك إجماع كبير بأن البشر هم المتسببون بالتغير المناخي وهذا رأي العلم |
beyazın siyah olmadığını kabul etmekle insanların robot olmadığını kabul etmekle aynı. | Open Subtitles | ولكن هذا النوع من الإيمان ليس أكثر من الاعتراف بأن البشر ليسوا الروبوتات وهو على نفس المستوى قائلا ان الأبيض هو ليس أسود. |
Ben insanların değişebileceğine inanmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | انا مؤمن بأن: البشر يمكنهم التغير |
İnsanların sıcakkanlı olduğunu fark edemiyor... | Open Subtitles | إنها لا تدرك بأن البشر لديهم الدفء |
İnsanların tek amacının bizim yemeğimiz olmak olduğuna. | Open Subtitles | بأن البشر ليسوا أكثر من مجرد طعام لنا |
İnsanların yabani ve ilkel olduğu söylendi bize. | Open Subtitles | قِيل لنا بأن البشر بسطاء ومتخلفون |
Dinaskyu için insanların Sektöre geleceklerini duyduğunu biliyorum. | Open Subtitles | انا اعلم بأنكِ سمعتي بأن البشر سيأتون -الى القطاع لأجل ال(ديناسكو) |
Ama bunlar, bahsedilen 2,000 yıl sonunda, yani iddia edildiği üzere... ..insanlar, hayvanların kısıtlı zekasına sahip dilsiz yabaniler olduğunda, | Open Subtitles | لكن ان يكونو مدعين بأن سنة 2000 كما يزعمون بأن البشر سيصبحون أغبياء متوحشون |
Demek istediğimiz insanlar alt sınıftaki hayvanlardan daha gelişmiş... | Open Subtitles | ماذا تعني بأن البشر لديهم ذكاء أكثر تقدماً |
Budistlere göre insanlar tekrardan insan olarak hayata dönmezler. | Open Subtitles | البوذيون يظنون بأن البشر مستبعد أن يعيد تناسخهم على هيئة بشر |