Hayır, anlamıyorum. Ne diyorsun? katilin görünmez bir arabası mı var? | Open Subtitles | لا ، لا أرى ذلك ،أتقول بأن القاتل لديه سيارة خفية |
Darbelerin giriş açısı, katilin sağ elini kullandığını gösteriyor. | Open Subtitles | ومن زاوية وضع اليد أستطيع القول بأن القاتل كان يستخدم يده اليمنى |
katilin bu odada olduğunu düşünmek için nedenlerim var. | Open Subtitles | ثمة ما يدفعني للاعتقاد بأن القاتل موجود داخل هذه القاعة. |
Öldüren atışın yörüngesinden, katilin yalnız hareket ettiği düşünülebilir fakat henüz bir suç ortağı veya komplo saptayamadık. | Open Subtitles | مسار الطلقة القاتلة يقترح بأن القاتل يعمل وحيداً, لكن لم يمكننا حتى الآن أن ننفي وجود شريك أو مؤامرة. |
Bunu için ateş edenin dairede yerde yatıyor olması lazım. | Open Subtitles | هذا يعني بأن القاتل كان يجب أن يكون بداخل الشقة |
Şahitler ateş edenin diğerlerinin bir buçuk metre ötede durduğunu söyledi. | Open Subtitles | الشهود قالوا بأن القاتل وقف على بعد حوالي 5 أقدام من الآخرين |
Teğmen Hart... daha önce katilin yüzünü... boyadığı üzerinde durdunuz. | Open Subtitles | ايها الملازم هارت , اعتقد انك حاولت بصورة بارعة لإقناعنا بأن القاتل قام بوضع لون اسودعلى وجهه |
Bence katilin kendi anahtarı vardı. | Open Subtitles | أعتقد بأن القاتل كان يمتلك مفاتيح خاصة به |
katilin tüm komşuların görebileceği bir yerde durup, bahçeyi deşip, birkaç kaya topladığını ve sonra onları dikkatli bir biçimde çimlere yerleştirdiğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد بأن القاتل توقف هنا بمكان مكشوف أمام الجيران، ويذهب لجمع هذه الصخور، ومن ثم ترتيبها بحذر على العشب؟ |
Şimdi, hepimiz katilin bir korkak olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | مع أننا نعلم جميعاً بأن القاتل هو شخص جبان |
Polisler, katilin kadın olduğundan şüpheleniyorlarmış. | Open Subtitles | لقد قالت الشرطة شيء ما حول إعتقادهم بأن القاتل أنثي |
katilin bu kampüsten biri olduğunu iddia edelim. | Open Subtitles | دعونا نقنعهم بأن القاتل موجود داخل المُجمع |
katilin hala dışarıda serbestçe dolaştığına eminim. | Open Subtitles | إنّ الحقيقةَ هى أننى مُتيقنٌ بأن .القاتل ما زالَ هنا فى مكان ما |
Ama kimse katilin bu taraftan olabileceğini düşünmedi. | Open Subtitles | ولكن لم ينتبه أحد بأن القاتل قد يأتي من هذا الإتجاه |
Ama katilin o teli bu elbiselerin birinden aldığını biliyoruz. | Open Subtitles | لكن نعلم بأن القاتل قام بأخذ السلك فقط من أحد هذه الثياب |
Gerçek katilin birşeyler bıraktığına dair hislerim var. | Open Subtitles | يساورني شعور بأن القاتل تركه كوسيلة للقبض علي |
katilin yere uzanmış olması mümkün değil. | Open Subtitles | حسناً مستحيل بأن القاتل كان مستلقي على الأرض |
Detektif, bir gazeteci olarak katilin muhabirimizle iletişime geçeceğine dair bir şans varsa bu bilgileri haberimize katma taraftarıyım. | Open Subtitles | حضرة المحقق ، بصفتي صحفيّا ، فأنا أميل إلى إستعمال هذه المعلومات في تغطيتنا هناك إحتمال قويّ بأن القاتل إتّصل بمراسلنا |
Hepinize çok teşekkür ediyor ve ateş edenin kesinlikle bulunacağını ve cezalandırılacağını bilmenizi istiyorum. | Open Subtitles | لذلك دعوني أقول لكم جميعاً شكراً لكم ودعوني أؤكد لكم بأن القاتل سوف يمسك به وسوف يعاقب |