Ofisimden ve Beyaz Saray'dan Çıkar onu. | Open Subtitles | والآن قم بإخراجه من مكتبي وخارج مبنى "البيت الأبيض" |
Hemen şimdi Çıkar şunu. Geldiği yerde daha çok var. | Open Subtitles | قم بإخراجه الآن! هناك الكثير من المكان الذي أتى منه هذا! |
İz sürücüsü. Pencesiyle çıkarmış. | Open Subtitles | انه جهاز التعقب المغروز قامت بإخراجه بمخلبها |
Orada çalıştığını duyunca onu oradan aldım. | Open Subtitles | عندما إكتشفتُ مكان تعيينه، قمتُ بإخراجه من العمل. |
Kurban yönettiğim bir realite arkadaşlık programının katılımcısıydı. | Open Subtitles | حسنـًا، الضحيّة كان مشاركـًا في برنامج واقعي للمواعدة والذي أقوم بإخراجه |
Onu çıkarmama yardım et. | Open Subtitles | .ساعدني بإخراجه من هنا |
Çıkar ağzındaki baklayı. | Open Subtitles | هيا ، قم بإخراجه |
Haydi, Çıkar onu buradan! | Open Subtitles | أسرع بإخراجه من هنا |
- Çıkar öyleyse onu. | Open Subtitles | إذاً قم بإخراجه |
Haydi, ağzındaki baklayı Çıkar. | Open Subtitles | هيا ، قم بإخراجه |
ağzındaki baklayı Çıkar artık. | Open Subtitles | قم بإخراجه فحسب |
Onun da içinden çıkarmış olsaydım, o zaman içeride neden öyle siktiğimin... | Open Subtitles | إذا قمت بإخراجه منها، لم لاتزال ترقد هكذا؟ ترقد... |
Onun da içinden çıkarmış olsaydım, o zaman içeride neden öyle siktiğimin... | Open Subtitles | إذا قمت بإخراجه منها، لم لاتزال ترقد هكذا؟ ترقد... |
Biri onu dışarı çıkarmış. | Open Subtitles | -قام أحدهم بإخراجه |
Onu oradan çıkarmam lazım. | Open Subtitles | سأقوم بإخراجه من هناك .. |
O parayı oradan alacağız. | Open Subtitles | . نحن سوف نقوم بإخراجه |
Bayan Montenegro ve benim yönettiğim küçük bir film. - Birlikte. | Open Subtitles | إنّه شريط مُصوّر قصير قمت أنا والآنسة (مونتينيغرو) بإخراجه. |
Benim yönettiğim yok ama. | Open Subtitles | ليس فلماً قمت أنا بإخراجه |
Hadi Onu çıkarmama yardım et. | Open Subtitles | هيّا، ساعدني بإخراجه |
Onu çıkarmama yardım et. | Open Subtitles | ساعدني بإخراجه |