"بإرادتها" - ترجمة من عربي إلى تركي

• rızasıyla
• kendi isteğiyle
• isteyerek
• iradesiyle

Kendi rızasıyla kaçtı. Aynı şekilde geri dönecek.
لقد هربت بإرادتها، وستعود بإرادتها كذلك.

Kendi rızasıyla verdiği itirafnamesini şimdi benim zorla aldığımı söylemesi!
أنا أهتم بالأعتراف الذي قدمته بإرادتها والآن هي تقول أنني أكرهتها - إذا كات الأدلة جيدة -

Bankaya kendi isteğiyle gitti. Ben ona hiçbir şey söylemedim.
لقد ذهبت إلى البنك بإرادتها لم أطلب منها أي شيء

Yanlış konuştum. Kadın tabloyu kendi isteğiyle verdi.
لقد أخطأ القول، أعطتها له بإرادتها

Bir kadının isteyerek usturayla kafasını tıraş ettireceğini düşünmek zordur.
كان من الصعب تخيل إمرأة تقوم بقص شعرها بإرادتها

Ben o isteyerek büyü okuyacağım şüpheliyim.
أنا أشك أنها ستقرأ التعويذة بإرادتها

Takımımın raporuna göre Düşes kaçırılmamış kendi hür iradesiyle orada kalıyormuş.
فريقى أبلغنى أن الدوقة لم تختطف، لكنها مكثت بإرادتها الحرة.

Tartıştıktan sonra kendi rızasıyla gittiğini ve bir şey yapmadan önce, birkaç gün bekleyeceklerini söylediler.
بما أنكم تشاجرتم ، هي رحلت بإرادتها سينتظرون بضعة أيام قبل أن يفعلوا أي شيء .

Ama tamamen rızasıyla oldu.
لكنه كان بإرادتها وموافقتها

Xena, asla kendi rızasıyla cehenneme inmeyecektir.
(زينا) لن تنزل أبدًا إلى (جهنم) بإرادتها

- Hayır, kendi rızasıyla gelmeli.
لا لا يجب أن تأتي بإرادتها

Ona gitmem gerek! Hayır, buradan kendi isteğiyle gitti.
كلا، غادرت بإرادتها.

Hinata kendi isteğiyle geldi bana.
لقد أتت هيناتا إليَ بإرادتها.

Buraya kendi isteğiyle geldi.
لقد أتت بإرادتها.

Yakında okula kendi isteğiyle dönecek.
ستعود قريباً بإرادتها.

kendi isteğiyle...?
فقط بإرادتها ؟

Dondurucuya isteyerek girmiş.
ذهبت الى حجرة التجميد بإرادتها

Kendi iradesiyle geldi, kendi iradesiyle kalıyor.
لقد جائت بإرادتها الحرة، وبقيت بغرادتها الحرة.

Hür iradesiyle mi?
بإرادتها الحرة؟