En azından, LA'de perişan olurken, güneşlenebilirsin. | Open Subtitles | على الاقل في لوس انجلس تكون بائسا لفتره ثم تحصل بعض المرح |
En azından hayatın boyunca yalnız ve perişan olmaktan iyidir. | Open Subtitles | على الأقل هو أفضل من أن تبقى وحيدا و بائسا لبقية حياتك |
Aaron, daha erken olduğunu düşündüğünü biliyorum, ama perişan durumdayken kimseye faydan yok. | Open Subtitles | آرون اعرف انك تظن ان الوقت مبكر لكنك غير نافع لاي أحد عندما تكون بائسا |
Yani o kadın seni sefil etti! | Open Subtitles | اعنى هذه المراة جعلتك بائسا |
Ne kadar sefil olduğumu bile bilmiyordum. | Open Subtitles | فقط لم أعرف كيف كنت بائسا |
Fark şu ki, ben öyle olduğum için memnunum çünkü olmasaydım öylece yuvarlanıp hayatım boyunca mutsuz olup benden ne istiyorsan onu yapardım. | Open Subtitles | الفرق هو انني سعيد بذلك لإنه لو لم اكن كذلك كنت فقط سوف انهار واكون بائسا طوال حياتي |
Tek tesellim, herkesin benim gibi sefalet içinde olması. | Open Subtitles | عزائي الوحيد هو ان الجميع اصبح بائسا مثلي |
Hatta düpedüz perişan oldun. | Open Subtitles | في الحقيقة ، تبدو بائسا بالكامل |
perişan görünüyorsun, ama yine de fena değilsin. | Open Subtitles | أعنى ،انت تبدو بائسا ولكن لست سيئا |
perişan görünüyorsun, ama yine de fena değilsin. | Open Subtitles | أعنى ،انت تبدو بائسا ولكن لست سيئا |
Senin perişan halde olman da, bunu değiştirmeye katkı sağlamayacak. | Open Subtitles | لكن كونك بائسا لن يغيّر هذا أبدا |
Zavallı Albert. Prag'da perişan olmuş. | Open Subtitles | آلبرت المسكين,كان بائسا في براغ |
Doğrusunu istersen, Georgie, biraz perişan oldum. | Open Subtitles | (لأخبرك الحقيقة يا (جورجي فلقد كنت بائسا قليلاً |
Beni perişan ettin. | Open Subtitles | لقد جعلتينى بائسا |
Neden, o da perişan olsun diye mi? | Open Subtitles | لماذا لكي يكون بائسا أيضا؟ |
perişan değilim. | Open Subtitles | لست بائسا |
Sefillik, sefil kalmaya mecburdur. | Open Subtitles | البائس يبقى بائسا |
- sefil bir adam olur o zaman. - Aslında teşhis... | Open Subtitles | سيكون بائسا حقيرا |
(Kahkahalar) (Alkışlar) CA:Okulda gayet sefil bir akademik duruma rağmen, aynı zamanda okulun kriket ve futbol takımlarının kaptanıydın, | TED | (ضحك) (تصفيق) ك أ: لكن, أقصد عندما كنت فى المدرسة..بالإضافة لكونك تعلم..تؤدى أداءا بائسا على المستوى الأكاديمي, لكنك كنت متفوقا كقائد لفرق الكريكيت و كرة القدم, |
Benim yüzümden mutsuz olacaksan tek başına mutlu bir hayat sür. | Open Subtitles | إن كنت ستصبح بائسا بسببي فكن سعيداً بمفردك و حسب |
Onu mutsuz etmek için mi, yoksa diplomanı kaybetmen için mi? | Open Subtitles | لنجعله بائسا ام لتخسري شهادتك؟ |
Bam Bam, Çakıl olmayınca çok mutsuz görünüyor. | Open Subtitles | يبدو بام بام بائسا بدون البلي |
Hayatım düşündüğünüz kadar sefalet içinde değil. | Open Subtitles | لست بائسا تماما بمعيشتي كما قد تعتقد |