Belki sanatın sadece özel yetenekli insanlar için olduğunu düşünüyoruz ya da profesyonel eğitimliler için olduğunu. | TED | ربما تعتقد أن الفن للموهبين بشكل كبير أو للمدربين بشكل كامل و باحترافية. |
Hayır, aslında çok nazikti. Tam bir profesyonel. | Open Subtitles | كلا، لقد كان لطيفاً جداً معي انّه فقط يتصرّف باحترافية |
Bugün ikimizin de profesyonel gibi bu işi halledebileceğimizi düşündüm. | Open Subtitles | اليوم، ماعدا كلانا يتعامل باحترافية و نقوم بالعمل على أكمل وجه. |
Bak, Jess, sen ve ben, çok uzun bir zaman omuz omuza, profesyonelce çalışacağız. | Open Subtitles | انظرى يا جيس انا وانت سنرتبط سويا باحترافية العمل لمدة طويلة جدا جدا |
O yüzden profesyonelce davranıp, aramızdakileri unutmalıyım. | Open Subtitles | عليّ العمل باحترافية ووضع النزاعات جانباً |
Bu sandığı profesyoneller gibi teslim edeceğiz. Ve sonra eve döneceğiz. | Open Subtitles | سنسلّم ذلك الصندوق باحترافية ثم نعود أدراجنا. |
Aah, tamam, bu sandığı profesyoneller gibi teslim edeceğiz sonra da çarpışan arabalara bineceğiz. | Open Subtitles | حسناً، سنسلّم ذلك الصندوق باحترافية ثم نقود السيارات الكهربائية. |
Baba profesyonel oyunculuk için yeterince yetenekli olmayabilirim. | Open Subtitles | يا أبي، لست متأكدة من أنني موهوبة بما يكفي لأمثل باحترافية. |
Üniversite öğrencileri bile, fakültedeki jinekoloji derslerini kırıp bir seferde 45 dakika idman yapan Sör Roger Bannister'dan daha profesyonel çalışıyorlar. | TED | وحتى طلاب الجامعة يمارسون التدريب باحترافية مقارنة بالسير روجر بانيستر، الذي كان يتدرب لمدة 45 دقيقة متواصلة في حين كان يغيب عن محاضرات في طب النساء في كلية الطب. |
Ama profesyonel mesafeyi korumak zorlaşır. | Open Subtitles | ولكن ذلك يصعّب التعامل باحترافية. |
Bildiğin gibi profesyonel olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن تعرفين نعمل باحترافية |
profesyonel olarak dans ediyordum. | Open Subtitles | لقد كنت ارقص باحترافية |
Nedense boynundaki bıçak yarası, bana çok profesyonel göründü, Alex! | Open Subtitles | أعتقد أن الطعنة واحدة و جاءت باحترافية (في منطقة قاتلة (آليكس |
profesyonel davrandığını sanıyordum. | Open Subtitles | كنت أظن انك تتصرف باحترافية. |
Elbette. Ben sadece profesyonelce yapılmadığını söylemek istemiştim. | Open Subtitles | بالطبع, قصدت فقط أنه ليس مبني باحترافية. |