Vantilatörle takas etmiş. Sıcak basmaları için şükürler olsun. | Open Subtitles | لقد بادلته من أجل مروحه شكراً للرب على موجات السخونه |
Onunla dalağımı takas ettiğimi de duydun mu? | Open Subtitles | هل سمعتِ أيضاً أنني بادلته بـ طحالي؟ |
Kurşunla takas edip aldım. İkisi de adamı tez vakte öldürür. | Open Subtitles | بادلته بطلقات، كلاهما سيقتلك سريعاً |
Öpüştük. Yani ben de onu öptüm. | Open Subtitles | لقد تبادلنا القُبلات ، أعني أنني بادلته قُبلته |
Evet, biliyorum ama ben de onu öptüğüm için. | Open Subtitles | أجل, أعرف, لكنني بادلته القبلة |
Ateş etti, ben de karşılık verdim. | Open Subtitles | أطلق النار علي و أنا بادلته إطلاق النار |
Ateşe karşılık verdim, adam yere düştü. | Open Subtitles | بادلته الإطلاق , فسقط ميتا |
- Siktir! - Kesin takas etmiştir. | Open Subtitles | هل بادلته بشيء؟ |
Hayır, takas ettim. | Open Subtitles | - كلا لقد بادلته |
Ben de onu öptüm. | Open Subtitles | لقد بادلته القبلة. |
Öptüm mü ben de onu? | Open Subtitles | وهل بادلته القبله؟ |
Tesla bir güvercine sırılsıklam âşık olmuştu. Güvercinin de onu sevdiğini söylemişti. | Open Subtitles | (تسلا) وقع في غرام حمامة وادعى أنها بادلته نفس الشعور. |