Dosyamızı kanıtlarla, gerçeklerle ve hukuk ilmi ile kanıtlamak zorundayız, Mahkemeye sunmak için de. | TED | فقضايانا يجب إثباتها بالأدلة والوقائع و الإجتهاد القضائي لتقديمها للمحاكم فيما بعد |
İkinci derece kanıtlarla köşeye sıkışmış masum bir adamın sıkıntısı. | Open Subtitles | ألم الرجل البرئ , المحاصر بالأدلة القاطعة |
Polisler eskisi gibi kanıtları görmezden gelmiyor. Güvenlik kamerası her şeyi yakalamış. | Open Subtitles | الشرطة لم تعد تأتي بالأدلة كما كانت كاميرا آمنية ألتقطت الأمر كله |
Evet, ancak kanıtla oynadığımı kastetmiyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | لكنك لا تعني أنني قد تلاعبت بالأدلة .. أليس كذلك ؟ |
Anekdotsal kanıtlar ve şahsi bilimsel araştırmalarım bir erkeğin mesleğiyle sevişmesi arasında doğru bir oran olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | بالأدلة و بحوثي الشخصية تشير إلى وجود علاقة طردية بين ما يفعله رجل للعيش، والطريقة التي يمارس بها الجنس. |
Ben kanıtlara inanırım. İhtiyaçların bununla ilgisi yok. | Open Subtitles | أنا أؤمن بالأدلة الحاجة لا علاقة لها بالأمر |
Çok yakında delillerle birlikte raporumu sunacağım. | Open Subtitles | سوف أقدم تقريرى مصحوبا بالأدلة فى القريب العاجل |
- Bütün kasa kanıt dolu. Kim bilir neler bulacağız. | Open Subtitles | هذا القبو مليء بالأدلة من يعلم منا كم سيستغرق كشفها؟ |
Kanıta neden bu şekilde müdahale ettiğinizi mahkemeye açıklayabilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تشرحي للمحكمة سبب تلاعبك بالأدلة بهذه الطريقة؟ |
Emniyet Müdürlüğü, o davanın delillerini hâlâ tutuyormuş. | Open Subtitles | اتضح أن المقاطعة ما زالت تحتفظ بالأدلة في الأرشيف |
Ama bulduğumuz kanıtlardan mağaraların geçmişte kuru olduğunu da biliyoruz. | Open Subtitles | ولكننا نعرف أيضاً بالأدلة أن الكهوف كانت جافة في الماضي. |
kanıtlarla oynadığında rozetini kaybetti, bunu biliyordu. | Open Subtitles | عندما تلاعب بالأدلة صادرت شارته إنه يعلم ذلك |
- Ve Clarissa- - kanıtlarla oynadın. | Open Subtitles | ــ لقد عبثت بالأدلة ــ الزجاج والإطار كانت أدلة |
kanıtlarla oynayıp iki suçlu için bir suç mahallini temizledin gibi gösterilebilir. | Open Subtitles | حسناً قد يظهر لي كما لو أنك تلاعبت بالأدلة أو نظفت مسرح جريمة لمرجمين إثنين |
Bu şeylere inanıyorsunuz, çünkü onlar kanıtlarla doğrulanmış gerçekler. | Open Subtitles | نحن نصدق هذه الأشياء لأنها حقائق مدعومة بالأدلة. |
Çünkü bu kanıtları iki saat boyunca peş peşe sıralayabilirim: insanların olasılık ve değer tahmin etmedeki beceriksizlikleri. | TED | لأنني أستطيع أن أسهب لحوالي ساعتين بالأدلة لعدم قدرة الناس على تقدير الإحتمالات وتقدير القيمة. |
Dostum mahkemeler kanıtları azizlerden bekleyemez. | Open Subtitles | .. صديقيالعزيز. لا يمكن لمحكمة أن تنتظر القديسين ليمدوها بالأدلة |
kanıtları eline geçirebilir ve bu sayede Hammond'ın görevine dönmesini sağlayabilirsin. | Open Subtitles | الأفضل لك أن تتمسك بالأدلة فى مواجهتهم لإعادة تعيين هاموند بمنصبه مجددا |
Karın görecek diye korktuğun için oynamazsın kanıtla. | Open Subtitles | وأنا كنت متزوجا. أنت لا تعبث بالأدلة لأنّك تخشى أنّ زوجتك ستراه. |
Bu arada kimse kanıtla oynamadığından emin olmak için burada bekleyeceğiz. | Open Subtitles | في هذا الوقت , سنبقى هنا لنتأكد انه لا أحد سيعبث بالأدلة |
Bir adamın, kendisini suçlu gibi gösteren kanıtlar ayarladığını söylüyor. | Open Subtitles | يؤكد أن هناك شخص ما تلاعب بالأدلة التي تدينه |
kanıtlara dayalı bir iddianame hazırlamak için normalden fazla baskı olacak gibi. | Open Subtitles | يبدو أن هذا يُزيد الضغط علينا لبناء قضية مدعمة بالأدلة ضده. |
Topladığımız o delillerle normal şartlar altında kazanmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | بالأدلة التى جمعناها بالعدالة الطبيعية يجب أن نربح |
Hâl böyleyken, bu efsaneyi bilimsel bir kanıt desteklemiyor. | TED | ومع ذلك فهي خرافة غير مدعومة بالأدلة العلمية. |
Kanıta neden bu şekilde müdahale ettiğinizi mahkemeye açıklayabilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تشرحي للمحكمة سبب تلاعبك بالأدلة بهذه الطريقة؟ |
Size bu olayın delillerini vereyim. | Open Subtitles | سأذهب للإتيان بالأدلة لهذه القضية |
Ama jüri başkanı olarak sizlere, Lord Surrey aleyhindeki kanıtlardan çok etkilenmediğimizi söylemek zorundayım. | Open Subtitles | ولكن بصفتي ممثل لجنة التحكيم علي أن أخبر سيادتكم بأننا لم ننبهر بالأدلة ضد اللورد ساري |