Gizlice aşağı inmiş ve hediyeleri yerleştirmiş, benim için doğru şeyi yapmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | أعدَ وجبة خفيقة و أعدَ حفلة عيد الميلاد كان يحاول أن يقوم بالأمر الصحيح من أجلي |
Kimseye söylemeyeceğime dair söz verdirdi ama doğru şeyi yapmam lazım. | Open Subtitles | لقد جعلتني أعدها ألا أتكلم لكن علي القيام بالأمر الصحيح |
Lisa, yanlış hecelemiş olabilirsin ama doğru şeyi yaptın. | Open Subtitles | ليزا عزيزتي لقد أخطأت بالكلمة لكنك قمت بالأمر الصحيح |
Bulunduğumuz durum göz önüne alındığında umuyorum doğru olanı yapmışızdır. | Open Subtitles | إنّه بأخذ الأوضاع بعين الإعتبار أأمل إننا قمنا بالأمر الصحيح |
Eğer partide eğleniyorsan doğru olanı yapıyorsun. | TED | وإذا كُنتَ تستمتع به، فقد قُمتَ بالأمر الصحيح إذن. |
Hayır, o iyi bir adam olmak ve doğru şeyi yapmak istiyor. | Open Subtitles | هو يريد بأن يكون رجل جيد ويقوم بالأمر الصحيح |
Ama doğru şeyi yapma vakti geldi çattı. | Open Subtitles | ربما ، ولكن حان الوقت لأقوم بالأمر الصحيح |
Bazen doğru şeyi yapmak için, birkaç kişiyi üzmen gerekir. | Open Subtitles | أحياناً عليكَ أن تغضب قلة من الناس كي تقوم بالأمر الصحيح. |
Bazı insanlar sırları ve doğru şeyi yapma istekleri arasında kalır... | Open Subtitles | بعض الاشخاص يعلقون بين أسرارهم ويريدون القيام بالأمر الصحيح |
Sisteme güvensizlikten toprağın altına gömmüş ama yine de doğru şeyi yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | كان مدفوناً تحت عدم ثقتها بالنظام ولكنها تحاول أن تقوم بالأمر الصحيح |
doğru şeyi yapmaya çalıştığım için öz kızım benden nefret ediyor. | Open Subtitles | احاول القيام بالأمر الصحيح وابنتي تكرهني |
Gelmediği için üzgünüm. doğru şeyi yapar sandım. | Open Subtitles | انا آسف لأنه لم يحضر اعتقدت انه سيقوم بالأمر الصحيح |
doğru şeyi yapmak daima en zor şeydir ve sen de doğru şeyi yapıyorsun. | Open Subtitles | التصرف الصحيح هو الأصعب دوما و أنت تقوم بالأمر الصحيح |
doğru şeyi yapsak ısınacak mıyız yoksa... | Open Subtitles | أنت تقول إن قمنا بالأمر الصحيح ستزداد الحرارة أم ماذا؟ |
Bunun hoş olmadığını biliyorum. Ama doğru olanı yapıyorsun. | Open Subtitles | أعرف أن هذا ليس رائع ولكنكِ تقومين بالأمر الصحيح |
doğru olanı yapmaya çalışıyorum, hem burada hem orada ve biraz destek hoşuma giderdi. | Open Subtitles | انا احاول القيام بالأمر الصحيح هنا وهناك وسأقدر حقا |
Bana düşmez ama bence doğru olanı yaptın. | Open Subtitles | الأمر ليس بشأني، لكن أعتقد بأنكِ قمت بالأمر الصحيح |
- Sadece doğru olanı yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا احاول القيام بالأمر الصحيح فقط هذا هو الأمر الصحيح |
Hiçbir zaman doğru olanı yapmak için geç değildir. | Open Subtitles | الوقت ليس متأخراً ابداً للقيام بالأمر الصحيح |
Ve doğru olanı yapmak istediğini biliyorum ama bunu sana bir kez daha yapmayacağını nereden biliyorsun? | Open Subtitles | وأعرف أنكِ تريدين القيام بالأمر الصحيح لكن كيف تعرفين أنه لن يكرر فعلته ثانيةً معكِ؟ |