Telefon kayıtları son altı aydır bir intihar yardım hattını aradığını gösteriyor. | Open Subtitles | سجلات هاتفها تظهر العديد من الإتصالات الهاتفية بخدمة مساعدة من يفكر بالإنتحار |
Kocanız hiç, her hangi bir zamanda, intihar tehdidinde bulunmuş muydu? | Open Subtitles | في أي وقتٍ مضى ، هل سبق أن هدد زوجكِ بالإنتحار ؟ |
"İngiliz ajan güzel Rus casusunu öldürdü ve intihar etti." | Open Subtitles | عميل بريطانى يقتل جاسوسه روسيه ثم يقوم بالإنتحار |
Savaş bakanı ve diğerleri sarayın dışarısında intihar ettiler. | Open Subtitles | وزير الحربية و أخرون قاموا بالإنتحار خارج القصر. |
Elimizde beyaz, 30 yaşlarında, dördüncü katta intihara teşebbüs eden biri var. | Open Subtitles | حسناً. لدينا ذكر أبيض، في ثلاثينات العمر يهدّد بالإنتحار من الطابق الرابع. |
- Bunu, ağrı kesici alışkanlığıyla birleştirince olay intiharı gösteriyor. | Open Subtitles | اضف الى ذلك ادمان مسكنات الآلم فقد توصلوا انه قام بالإنتحار |
Katliamlar genelde intiharla sonlanır. | Open Subtitles | تنتهي جرائم القتل المتلاحقة بالإنتحار عادةً |
Madam. Daha önce hiç bir diş hekiminin intihar ettiğini duymamıştım. | Open Subtitles | لم أسمع بطبيب أسنان قام بالإنتحار من قبل |
- İntihar süsü verilmiş konu hakkında. - Sosu versene. | Open Subtitles | متورط مع تلك المرأة الراغبة بالإنتحار - اعطني الصلصة - |
Memur, kaçan bir zanlının intihar ettiğini söyledi. | Open Subtitles | لقد أخبرني الشرطي بأن فاراً قام بالإنتحار |
Martin Bormann ve Ludwig Stumpfegger 2 Mayıs 1945'te Lehrter Bahnhof'un yanında intihar ettiler. | Open Subtitles | مارتن بورمان ولودفيج ستومبفيجير قاما بالإنتحار في 2 مايو 1945 قرب ليهرتر بانهوف |
Martin Bormann ve Ludwig Stumpfegger 2 Mayıs 1945'te Lehrter Bahnhof'un yanında intihar ettiler. | Open Subtitles | مارتن بورمان ولودفيج ستومبفيجير قاما بالإنتحار في مايو 1945 قرب ليهرتر بانهوف |
Öyle değilse neden aniden intihar etti? | Open Subtitles | إن لم يكن كذلك ، فلماذا قد تقوم بالإنتحار فجأة ؟ |
Kardeşin, başkanımı öldürme niyetiyle başkanlık sarayına saldırdığında intihar etti. | Open Subtitles | أخوك هاجم القصر الرئاسى مع نية قتل الرئيس لقد قام بالإنتحار |
Bir sonraki mektubunda kendini iyi hissettiğini söyledi... ve intihar düşüncelerinin bittiğini. | Open Subtitles | فيرسالتهاالتاليهقالت، .. بأنّهاشعرتبتحسّن. وبأنّ أفكارها بالإنتحار .. |
Tekrar intihar etmeyi bile düşündüm ama denemedim. | Open Subtitles | لقد فكرت بالإنتحار مرة أخرى لكني لم أجربه |
Ondan ayrıldığımı söyledim, o da depresyona girdi, hatta intihar bile edebilirdi. | Open Subtitles | أخبرته أنني سأهجره وكان كئيباً , قام بالإنتحار |
DTÖ YEREL PAZARI İTHALATA BOĞULUNCA 40 BİN HİNTLİ ÇİFTÇİ BORÇLARINDAN KURTULMAK ...İÇİN İNTİHAR ETTİ. | Open Subtitles | ولأن منظمة التجارة العالمية قامت بإغراق السوق المحلية بالواردات قام 40 ألف مزارع هندى بالإنتحار للهروب من الديون |
Aslında kendisi dün intihar etti. Neyse, buradayım işte. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد إلتزم بالإنتحار أمس وعلى أية حال ها أنا ذا |
Amerika'da yılda ortalama 5 bin çocuk intihar ediyor. | Open Subtitles | وإحصائياته وكل هذه الأمور الأخرى بمعدل 5000 شاب سنوياً يقومون بالإنتحار في أميركا |
Kişisel olarak, bunlar beni intihara meyilli hissettiriyor. Ama herneyse. | Open Subtitles | شخصيا، هذه تجعلني أفكّر بالإنتحار لكن لا يهم |
Belki intiharı bile düşünüyorlardır! | Open Subtitles | وقد يكونوا على وشك القيام بالإنتحار |
Seni affetmesi için onu intiharla tehdit etmen gibi mi? | Open Subtitles | أتعني بالتهديد بالإنتحار مالم ترجع إليك؟ |