Eylemsizlik gidericilerin yapay yerçekimini kesen sarsıcı bir güçle bağlantılı. | Open Subtitles | يصدر النبض نتيجة تداخل قوّة ارتجاجية بالجاذبية الاصطناعية.. التي تولدها المخمّدات العطالية |
Dünyada, yerçekimini başarıyla etkileyen tek kişi o. | Open Subtitles | انه الشخص الوحيد في العالم الذي تلاعب بالجاذبية بنجاح |
yerçekimi beni aşağıya çekecek diye endişeleniyorum. | Open Subtitles | أنا غير مرتاح لإحساسي بالجاذبية تسحبني من على الحافة |
Eğer çocuklar Spacey Zoomer'a binmek istiyorsa, ...yerçekimi konsolunu kullanabilirler. | Open Subtitles | ان رغب الأطفال في أن يركبوا منصة اللعب "سبايسي زومر' يمكنني أن أشغل أجهزة التحكم بالجاذبية |
Sanki, felaketin yerçekimsel gücünü hissedebiliyorlardı. | Open Subtitles | وكان الأمر كما لو أنهم أحسوا مسبقاً بكارثة متعلقة بالجاذبية. |
yer çekimi ve anatominin basit bir denklemi ama bunu öngörmeliydik. | Open Subtitles | مسألة بسيطة تتعلق بالجاذبية ولا يعمل إلا اذا نحن سمحنا بذلك |
64. programdayız. 05 G'lik kuvvet var, yer çekimini hissediyoruz şimdi. | Open Subtitles | نحن نخوض البرنامج 46 بدأنا نشعر بالجاذبية الآن |
Fakat doğduğundan beri, yoldaşımız, yerçekiminin gücünü hissetmiştir. | Open Subtitles | لكن من الحظة التي ولد فيها رفيقنا وهو يشعر بالجاذبية التي تقطره. |
Dünya'nin yerçekimini kullanamazsak ölürüz. | Open Subtitles | إذا أخفقنا في الإستعانة بالجاذبية الأرضية، سنموت |
Derler ki, Newton kafasına elma düşünce yerçekimini düşünmüş. | Open Subtitles | "نيوتن"، كما يقولون، فكر بالجاذبية عندما سقطت على رأسه تفاحة. |
Uzayı, havayı titreşimleri, insanları yerçekimini hissedebiliyorum. | Open Subtitles | الفضاء، الهواء... الاهتزازات والناس يُمكنني الشعور بالجاذبية |
Kuşaklının Luna'daki yerçekimini daha çok seveceğinin farkındasın. | Open Subtitles | " أتعلمين ، هذا الصبي من الحزام سيُعجب بالجاذبية على " لونا |
yerçekimini hissedebiliyorum. | Open Subtitles | أستطيع الشعور بالجاذبية |
yerçekimi ile yakından ilgilidir. | Open Subtitles | يجب أن تتأثر بالجاذبية. |
Daha çok yerçekimi manipülasyonu yapıyor. | Open Subtitles | بل الأمر أكثر مثل... تلاعب بالجاذبية |
- Ona yerçekimi deniyor. - Kendini şımartma. | Open Subtitles | -إنها تدعى بالجاذبية |
Evet, bu kesinlikle yerçekimsel bir sallanma. | Open Subtitles | أهذا تذبذب؟ أجل هذا بالتأكيد تذبذب بالجاذبية |
yerçekimsel bir sallanma ya. | Open Subtitles | إنه تذبذب بالجاذبية |
Ne olursa olsun, Isaac Newton, yaşamış en büyük bilim adamı, İsa'nın dünyaya özellikle yer çekimi kaldıraçlarını çalıştırmak için geldiğini düşündü. | TED | ما يستحق الذكر ان إسحاق نيوتن وهو أعظم عالم عاش على الأرض اعتقد أن المسيح أتى إلى الأرض فقط من أجل التحكم بالجاذبية. |
yer çekimini kontrol edebildiğinizi hayal edin. | Open Subtitles | تخيلوا لو كان بإمكانكم التحكم بالجاذبية. |
Ve hepsinden önemlisi, yerçekiminin nasıl işlediğini açıklar. | Open Subtitles | هناك في الكون بأن له علاقة بالجاذبية. والأهم من ذلك كله، وهذا ما يفسر في الواقع كيف تعمل الجاذبية. |