ويكيبيديا

    "بالحبّ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • aşka
        
    • sevgi
        
    • aşkı
        
    • aşk
        
    • sevgiyle
        
    • aşkla
        
    • âşık
        
    • aşkın
        
    • sevmemizi
        
    • ve saplantıya
        
    aşka olan inancın reddedilme korkunu alt edecek kadar güçlü değilmiş. Open Subtitles لمْ يكن إيمانك بالحبّ قويّاً كفاية للتغلّب على الخوف مِن الرفض
    Aslında okulda ve kolejde aşka ve masala inanıyordum. Open Subtitles في الحقيقة في المدرسة والكليّة آمنت بالحبّ وقصص الحواري
    Hayatım boyunca bir yerde bu kadar çok sevgi hissetmemiştim. Open Subtitles أنا أبداً مَا أحسستُ بالحبّ الكثير في كامل حياتِي.
    Yalnızlığımda, en çok istediğim şey olan aşkı soluyamazsam eğer, onun yerine korku saçma kararını verdim. Open Subtitles في وحدتي قرّرت .. أنّه إذا لم أستطع أن ألهمهم بالحبّ .. الذي كان أقوى آمالي
    Ee , bir dakka sonra sizin aşk yüvanızı terkedeceğim fakat ... sadece yüzünü görmek isterdim , bunu sana gösterdiğim zaman . Open Subtitles سأترككما تنعمان بالحبّ خلال دقيقة ولكنني أردت أن أرى وجهك عندما أريك هذا
    Tanrım bizi birlikte tuttuğun, ruhlarımızı sevgiyle doldurduğun ve rızkımızı verdiğin için şükürler olsun. Open Subtitles شكرا يا الله لإبقائنا سوية لملئنا بالحبّ ولإعطائنا وجبة الطعام هذه
    Bunun aşkla bir ilgisi yok. Open Subtitles أنـا هنـا كـ دكتورة لك فقط ليس للأمر علاقة بالحبّ
    Konu aşka gelince mi? Open Subtitles أغلب الرجال لا يستطيعون التعامل مع الحقيّقة حين يتعلّق الأمر بالحبّ
    Ona bir şey ifade etmediğimi aşka değer olmadığımı söyledi. Open Subtitles أنني لا أعني أيّ شيء بالنسبة إليه أنني لستُ جديرة بالحبّ
    Buradaki en küçük ben olabilirim ama yine de aşka inanıyorum. Open Subtitles قد أكون اليافع هنا ولكنني لازلتُ أؤمن بالحبّ.
    Buraya ben de sevgi dolu bir yürekle gelmiştim. Open Subtitles حسناً، أنا أيضاً أتيت إلى هنا بقلب ملئ بالحبّ
    Babamin eziyet ederek yaptigi seyi o sevgi ile yapti. Open Subtitles و ما فعله والدي بوحشيّة فعلتْه هي بالحبّ
    Babamın eziyet ederek yaptığı şeyi o sevgi ile yaptı. Open Subtitles و ما فعله والدي بوحشيّة، فعلتْه هي بالحبّ.
    Burada hepimiz temiz ve saf aşkı kutlamak için toplandık. Open Subtitles نحن متجمّعون هنا كي نحتفل بالحبّ الصافي والبسيط
    "Benim yüzümden hayatında aşkı asla bulamayacağını biliyorum bu yüzden de aynı zevkten beni mahrum etmek çok uygun bir davranış gibi görünüyor." Open Subtitles أعرفُ أنّكِ لن تحظي أبداً بالحبّ'' ''.في حياتكِ بسببي لذا من المنصف أن أُحرمَ'' ''.من
    aşk hakkında bir şey bilmek için biraz küçük duruyorsun. Open Subtitles تبدين صغيرة قليلاً على فهم أىّ شىء بشأن بالحبّ
    Ben bir gerçek aşk tutkunuyum, tatlım daha da önemlisi yarattığı şeyin. Open Subtitles أنا معجبٌ بالحبّ الحقيقيّ يا عزيزي... و الأكثر أهمّيّة... معجبٌ بما يخلقه.
    sevgiyle dolup taşan şefkatli bir ruhtu. Mucizevi yetenekleriyle bahçemizin en tatlı hazinelerini bize vermiş harika bir bilim kadınıydı. Open Subtitles تحمل روحا تفيض بالحبّ عالمة موهوبة بقدرات خارقة
    Ailem ne kadar güçlü olsa da birbirine sevgiyle bağlı. Arkadaşlık yeminiyle. Open Subtitles عائلتي قويّة، إلّا أنّهم قد يرتبطون بالحبّ وعهود الصداقة
    Bak, bu ev aşkla, gülücüklerle dolu olacak. Open Subtitles اسمعى، هذا المنزل سيكون زاخماً بالحبّ والضحك
    En son birlikte çalıştığımızda birbirimize âşık olduk. Open Subtitles لماذا ؟ في المرة الأخيرة كنا نعمل مع بعض وقعنا بالحبّ
    Riski göze almadığın sürece aşkın zevki olmaz. Open Subtitles مالم تلعب بالخطر أنت لا تستمتع بحياة بالحبّ
    Babamın öğretileri bize gösteriyor ki Tanrı bizden yalnızca sevmemizi istiyor. Open Subtitles تعاليم أبي تبين لنا أن الربّ، يريدنا أن نعيش بالحبّ
    Bu iksir sadece güçlü bir tutkunluk ve saplantıya yol açar. Open Subtitles ولكنها تخلق حالة هوس قوية بالحبّ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد