Garip, sert, geleneksel sınır bölgesi dansına hazır mısın? | Open Subtitles | مستعـدة لرقص تقليدي ممـل و غريب خـاص بالحدود ؟ |
sınır kontrol noktasında durmadılar. | Open Subtitles | لم يتوقفْ السائقْ عند نقطةُ التفتيش الأمنية بالحدود |
Aşkın hiç sınır tanımadığını sanıyordum. | Open Subtitles | كنت أعتقد أن الحب لا يعترف بالحدود |
Bu eşik, bilimciler tarafından gezegensel sınırlar olarak tanımlananların aynısı. | TED | وهذه الحافة هي نفسها التي عرفها العلماء من قبل بالحدود الكوكبية. |
Yasaları eleştirebilir, haklarında nutuk çekebilir medyaya konuşabilir ya da seçmenlere ricada bulunabilirsiniz ama daima kanunların çizdiği sınırlar içinde kalmalısınız. | Open Subtitles | للتعبير عن إحتجاجنا ،يمكنك إنتقاد القانون وإلقاء محاضرات عنه والحديث للإعلام أو امام المصوتين ولكن عليك دوماً الإلتزام بالحدود التي منحك إياها القانون |
Çünkü sınırlar umurunda değil. | Open Subtitles | لأنّك لا أهتم بالحدود. |
sınır tanımıyorsun, Michael. Kapa çeneni, Oscar. | Open Subtitles | ليس لديك أي حس بالحدود يا مايكا. |
Aramızda sınır sorunu olan bir arkadaş. | Open Subtitles | عندي صديق لديه مشاكل بالحدود |
- Biraz sınır tanı evlat. | Open Subtitles | يمكن أن تلتزم بالحدود ، بني |
Herhangi bir sınır tanımazlar. Amanda mesela. | Open Subtitles | إنهم بالضبط لا يؤمنون بالحدود |
Her şeyi, sınır çizme ve uzakta kalma olayına bağladı. | Open Subtitles | كله يتعلق بالحدود و الإنفصال |
Mithras'ın Oğulları coğrafi sınırlar içerisinde değillerdir. | Open Subtitles | إن (أبناء ميثراتس) غير مقيدين بالحدود الجغرافية. |
Mithras'ın Oğulları coğrafi sınırlar içerisinde değillerdir. | Open Subtitles | إن (أبناء ميثراتس) غير مقيدين بالحدود الجغرافية. |
sınırlar, Dwight. | Open Subtitles | التزم بالحدود ،"دوايت" بربك! |