| Tatlım Aslında ben partiye gelemedim, sabah biraz boğazım ağrıyordu da. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد قررت ان لا اذهب الى الحفلة لان حنجرتي تالمني |
| Aslında, biz hızlanıyoruz. Son kazanlarında yakılması emrini verdim. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد زدنا السرعة لقد طلبت تشغيل الآلة للتو |
| Aslında, çok önceden, pastanın yarısını yatağımın altına saklamıştım. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد اخذت بعضا منها وخبأتها تحت السرير |
| Aslında, bu gece belki bizde birkaç ünlüyle tanışırız sanmıştık, tabi,eğer terasta oturabilseydik. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد أخبرونا أننا ربما نقابل أناس مشهورين بأنفسنا ما عدا أنهم ربما جالسون كلهم في الباحة الخارجية |
| Aslında, mutlak kesinlikle nasıl seyahat edeceğimizi buldum. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد اكتشفت أن الصورة المقابة لكل الاشخاص متشابهة كلياً |
| Evet gördük. Aslında notlarınızı inceledik. | Open Subtitles | اجل, فعلنا ذلك, بالحقيقة لقد رأينا ملاحظاتكَ |
| Aslında geçen hafta birlikte yemek yedik. | Open Subtitles | بالحقيقة , لقد تناولنا غداءً مع بعضنا الأسبوعَ الماضي. |
| Aslında hoşça kal demeden gitmesinin sebebinin bu olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد ظننتُ أن هذا هو السبب الذي لأجلهِ هرب بدون قول وداعاً |
| Aslında, bir zamanların yıldız yüzücülerindendi. | Open Subtitles | بالحقيقة, لقد كانَ بطل سابق في السباحة |
| Aslında onunla konuştum ve San Diego'da geçirdiğiniz güzel hafta sonunu anlattı. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد تحدّثت إليه أخبرني بشأن الإسبوع الحميم الذي قضينوه معاً بـ"سان دييغو." |
| Aslında, olayda batıran taraf bankaymış. | Open Subtitles | بالحقيقة, لقد كان المصرف من تسبب بذلك |
| - Aubrey, çok güzeldi Aslında. | Open Subtitles | أوبري , بالحقيقة لقد كانت جيدة |
| Aslında, Ben soruyu unuttum. | Open Subtitles | بالحقيقة , لقد نسيت السؤال |
| Aslında, onu iki kez yakaladım. | Open Subtitles | بالحقيقة , لقد أعتقلته مرتين |
| Evet, Aslında. Evet, buldum. | Open Subtitles | أجل, بالحقيقة لقد فعلتُ ذلك |
| Ben... Aslında dün gece bir buluşmaya gittim. | Open Subtitles | -أنا, أنا ... بالحقيقة لقد خرجتُ بموعد الليلة الماضية |
| Hayır. Aslında, otobüsümüzü kaçırdık. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد فوتنا الحافلة |
| Aslında özgür irade olayını bir kez denedik. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد جربناها سابقاً |
| Aslında ben çoktan onları Jeffersoniandaki Bayan Montenegroya yolladım. | Open Subtitles | (بالحقيقة لقد أرسلتهم الى الآنسة (مونتي نيغرو (في (الجيفرسونيان |
| Aslında bulduğum şeyi Dr. Brennan'a söylemen için çağırdım seni. | Open Subtitles | بالحقيقة لقد إتصلتُ بكِ لتُخبري د. (برينان) بما وجدتهُ |