Eğer bir şey için suçluluk hissedeceksem bunun için hissedeceğim. | Open Subtitles | إن كنت سأشعر بالذنب حيال شيء، فسأشعر بالذنب حيال هذا. |
Kız arkadaşınla bir gecede iki kez yattığım için suçluluk duyuyorum. | Open Subtitles | أشعر بالذنب حيال نومي مع حبيبتك مرتين في ليلة واحدة. |
Onlarla görüşmem yasaktı, o yüzden onları aramadığım için suçluluk duymuyordum. | Open Subtitles | عندما كان غير مسموح لي زيارتهم لم أكن أشعر بالذنب حيال ذلك |
Bu konuda suçlu hissedemezsin. | Open Subtitles | لا تسمح لنفسك بالشعور بالذنب حيال هذا |
Belli ki bu konuda suçlu hissediyorsun. | Open Subtitles | من الواضح، أنك تشعرين بالذنب حيال ذلك |
Eğer bir konuda suçluluk duyacaksam bunun için duyarım. | Open Subtitles | لو سأشعر بالذنب حيال شيءٍ فسأشعر بالذنب على هذا |
ve sen bundan dolayı suçluluk hissetmemi mi istiyorsun? | Open Subtitles | وأنتِ تحاولين جعلي أشعر بالذنب حيال ذلك؟ |
Önemli olan... senin bunun hakkında suçluluk hissetmemen. Bir kazaydı. | Open Subtitles | المهم في الأمر هو ألا تشعر أنت بالذنب حيال ذلك، فقد كان حادثاً |
Yüzüğüyle oynayıp duruyor, bir şey için suçluluk hissediyor, muhtemelen bugün birlikte olduğu hayat kadını için. | Open Subtitles | يواصل لمس خاتمِ زواجه، يشعر بالذنب حيال شيئٍ ما، على الأرجح من المومس التي ضاجعها مؤخراً. |
Yüzüğüyle oynayıp duruyor, bir şey için suçluluk hissediyor, muhtemelen bugün birlikte olduğu hayat kadını için. | Open Subtitles | يواصل لمس خاتمِ زواجه، يشعر بالذنب حيال شيئٍ ما، على الأرجح من المومس التي ضاجعها مؤخراً. |
Ellerimi kana bulamamı istedi ve bunun için suçluluk duyarak onun tatmin olmasını reddediyorum. | Open Subtitles | وأرفض إعطاءه لذّة الرضا والشعور بالذنب حيال أيّ من ذلك. |
Sonra, küçük şeyler için suçluluk duyarsın. | Open Subtitles | والشعور بالذنب حيال كل فعل صغير |
Bir şey için suçluluk mu duyuyorsun? | Open Subtitles | هل تشعر بالذنب حيال أمر ما؟ |
Bir konuda suçlu mu hissediyorsun? | Open Subtitles | هل تحسّ بالذنب حيال أمر ما؟ |
Şimdiyse bir konuda suçluluk duyduğunu ve o gece bana nedenini açıklamaya çalıştığını düşünüyorum. | Open Subtitles | و الآن... أظنّه شعر بالذنب حيال أمرٍ ما و كان يحاول إخباري عنه |
Evet, o konuda suçluluk duyuyorum. | Open Subtitles | اني أشعر بالذنب حيال ذلك |
Zak için yaptığın bir şeyden dolayı suçluluk duymakta olabileceğini söyledi. | Open Subtitles | ... (قال انكي ربما تشعرين بالذنب حيال شيئا ما فعلتيه الي (زاك |
Bir şey hakkında suçluluk mu hissediyorsun? | Open Subtitles | ألأنك تشعرين بالذنب حيال شيء؟ |