Yanlarında bir dolu cam olan on adam yolladı ama onlar değerli camları göle atacak kadar aptaldılar. | Open Subtitles | لقد أرسل عشرة رجال بالزجاج. لكنهم ليسوا أغبياء ليقذفوا شيئاً ثميناً كهذا في البحيرة. |
Otaru'da bir arkadaşım var, o da cam işinde. | Open Subtitles | لدي صديق في أوتارو، إنه يعمل بالزجاج أيضا |
Düşündüm ki her yere sert cam taktırsak çok daha iyi olacak. | Open Subtitles | .. فإننا نفكر في إحاطة النوافذ بالزجاج القوي |
Kafatası yan kemiği. Maktul cama çarptığında kafasının arkasını tutuyormuş. | Open Subtitles | العظم الجداري، كان الضحية يمسك مؤخرة رأسه عندما إصطدم بالزجاج. |
Sonra sarhoş olup eve dönerken kaza yapar ve kafalarını ön cama çarparlar. | Open Subtitles | بعد ذلك يثملون ويرتطمون بالزجاج الأمامي وهم في طريقهم إلى المنزل |
Asıl materyalim demirdir ama camla çalışmak için fazla fırsat yakalayamıyorum. | Open Subtitles | مادتي الأولية هي الحديد لكنني لم أحظَ بفرص كثيرة لأعمل بالزجاج |
Ayağına cam batmıştı. Annem onu hastaneye götürmüştü. | Open Subtitles | وأصيب بالزجاج في قدمه وأَخذته أمى إلى المستشفى |
cam denilen bu sihirli kalkan tarafından korunuyorum. | Open Subtitles | فأنا محميٌ بواسطة نطاق القوة السحريّ المدعو بالزجاج |
Her yer kırık cam parçalarıyla doluydu, ve yanıyordu, sokak ateş yüzünden çok aydınlıktı. | Open Subtitles | والمكان كان مغطى بالزجاج المكسور، وبدأ الشارع يتوهج من النيران المشتعلة لأن النار كانت ساطعة بشدة |
Öğretmenimin cam kırıkları arasında sokakta yattığını gördüm. | Open Subtitles | مُدرّستي ممدّدةٌ ميّتة على الطريق مغطّاة بالزجاج المكسور. |
Bir camınız varsa ışık buradan geçip gidebilir ancak ısı cam tarafından hapsedilir. | Open Subtitles | يستطيع الضوء اجتيازه لكن تحتبس الحرارة بالزجاج |
Ve ağacın ortasında, cam içinde imzalı kart duruyormuş. | Open Subtitles | وفي داخل الشجرة وجد البطاقة وعليها توقيعة مغلّفة بالزجاج |
Ve ağacın ortasında, cam içinde imzalı kart duruyormuş. | Open Subtitles | وفي داخل الشجرة وجد البطاقة وعليها توقيعة مغلّفة بالزجاج |
Kapı parçalandığında yüzümüze sıçrayan cam kırıklarını saymazsak, adam işini iyi yaptı. | Open Subtitles | باسثناء الوجه المليء بالزجاج عندما انهار الباب أخيراً قام بعمل جيد |
Bu iş sanatçı olarak azmimizi sınamakla kalmayacak kurşungeçirmez cam tarafından korunuyor olacağız. | Open Subtitles | مؤديين ولكننا سنكون محميون بالزجاج المضاد للرصاص |
Sadece sana maçın skorunu söyleyeceğim, ... belki başını cama çarparım. | Open Subtitles | سأخبرك بالنتيجة ببساطة ربّما أجعل رأسك يرتطم بالزجاج |
Arabayı kullanıyordu. Başını ön cama çarptı göğsünü direksiyona vurdu, eski araba, hava yastığı yok. | Open Subtitles | لا , كان هو من يقود صدم رأسه بالزجاج الأمامي و صدره بالعمود |
- cama yapıştırılmış gibi. - Ajan Sherman cama yapışınca bu düşmüş. | Open Subtitles | رئيس، وجدنا أداة تنصت يبدو أنها كانت ملتصقة بالزجاج |
Ve küçük ellerinizi cama kestirmek için de endişlenmeyin. | Open Subtitles | ولا يجب أن تجرحي يدِك الصغيرة بالزجاج |
camla kaplanıp büyük bir gösteri amaçlı performans alanına dönüştürülebilir. | TED | ويمكن إحاطته بالزجاج وتحويله إلى مساحة عملاقة لأداء العروض. |
Yeni şehir merkezlerinde filizlenen kuleler, neredeyse daima beton ve çelikten yapılıyor ve camla kaplanıyor. | TED | الأبراج الجديدة في مراكز المدن التي تكون غالبًا مصنوعة من المعدن والخرسانة ومغطاة بالزجاج. |