Bu bir hafta için mi, yoksa bir saat için mi? | Open Subtitles | هل هذا للقيام به في أسبوع ، بالساعة ، أم ماذا؟ |
Bu bir hafta için mi, yoksa bir saat için mi? | Open Subtitles | هل هذا للقيام به في أسبوع ، بالساعة أم ماذا ؟ |
Bu şekli yapma ihtimali olan tek şey, yılın on ayında, ...saatte 480 km hızla Mars yüzeyine çarpan, güneş fırtınalarıdır. | Open Subtitles | النحاتون الوحيد لهذا العمل هم الرياح الشمسية التي تهب على سطح المريخ بسرعة 300 ميل بالساعة و لمدة 10 أشهر بالسنة |
Evet, hiç fikrim yoktu. Genelde saatte 35mille geçerim buradan. | Open Subtitles | أجل، ليست لديّ فكرة، أمّر عادةً بسرعة 35 ميل بالساعة |
İşin içine hormonların da girecekse Saati 15 dolar olur o zaman, cancağızım. | Open Subtitles | أنا لم أتفق على النصائح، يا عزيزتي .لذا، هذا سيكلفكِ 50 دولار بالساعة |
Affedersin, sana her zaman önceden haber veriyorum yoksa saatlik ücreti ödüyorum. | Open Subtitles | معذرةً، إنني دائماً أعطيكِ الإشعار المطلوب أو أدفع بالساعة |
Oh, aslında, saat 2 yapabilir miyiz, çünkü şu an Nevada'dayız? | Open Subtitles | في الحقيقة هل يمكننا أن نجعلها بالساعة 2 لأننا في نيفادا |
Eylül'e kadar bu sende kalsın. Kendimden geçersem veya bırakırsan saat sizde kalır. | Open Subtitles | فلتحتفظ بها حتى شهر سبتمبر إذا ما توفيت أو رحلت يمكنك الإحتفاظ بالساعة |
Salı sabahı saat beşteki o çıplak hâlin aklımdan gitmiyor. | Open Subtitles | .. لأنني أفكر بالساعة 5: 00 .. صباح يوم الثلاثاء |
Hızınız artırdıkça, Normal olarak 30 km/saat'ten 110 km/saat'e aralıksız olarak çıkarsınız. | TED | عندما تزيد السرعة ستتصاعد باستمرار وبشكل اعتيادي من 20 ميل إلى 70 ميل بالساعة |
saat başına para alıyorlar. Hiç kimse karşılayamaz. | Open Subtitles | انهم يتقاضون بالساعة لا أحد يستطيع تحمل السعر |
Golf sopası ile birine saatte 193 km hızla vurabilirsin. | Open Subtitles | مِضْرب متأرجح، أنت تضرب شخص ما بسرعة 120 ميل بالساعة |
O dalganın üzerindeki bir çarpışma saatte 80 km hızla betona çarpmak gibidir. | Open Subtitles | إذا لامست المياه وجهك ستصطدم بالمياه وكأنها خرسانة مسلحة بسرعة 50 ميل بالساعة |
...eski bir araba, ama doğru ise saatte 12 mil hızla koşuyorsun. | Open Subtitles | فإنها سيارةٌ قديمة، لكن لو كان صحيحاً، فإنك ركضت 12 ميل بالساعة |
Koşu bandını maksimum seviyeye, saatte 15 kilometre hıza çıkarabiliyoruz. | Open Subtitles | سنتمكن من تكثيف جهاز الجري حتى سرعة عشرة أميال بالساعة |
Aracınızı kiralamak istiyorum. Saati 2 dolar. | Open Subtitles | سيكلفك هذا دولارين بالساعة, عدا عن البنزين |
Saati 1000$ olan bir grup avukata bakıyorum ve onlardan nefret ediyorum. | Open Subtitles | نظرت لفريق المحامين الذي يقبض ألف دولار بالساعة و كرهتهم |
Saati bir dolardan huzur satıyorum. Akşam 9'dan sonra iki dolar. | Open Subtitles | أقدّم راحة البال مقابل دولار بالساعة ودولاران بعد التاسعة. |
Birinci sınıfım, bu da saatlik ücret aldığımı gösterir ve gerçekten pahalıyım. | Open Subtitles | انا راقية جداً مما يعني انني اتقاضى بالساعة وانا اتقاضى الكثير |
Buna gerçek bir iş gibi davranalım, ne dersin? Saatine 5 dolar, günde en fazla 30 dolar. | Open Subtitles | لندفع لك وكأنها عمل حقيقي خمسُ دولارات بالساعة |
- ve ana caddedeki 15 km hız limit tabelasını. | Open Subtitles | وتحديد السرعة على الشارع الرئيسي إلى 15 ميلاً بالساعة |
Beş Saate kadar saatte 16 kilometre gidiyor. | Open Subtitles | تجتاز عشرة أميال بالساعة لمدة خمسة ساعات |
saat 4'te saldırıya başlıyorum. Stratejimi belirledim. | Open Subtitles | ،سأنفّذ الأمر بالساعة الرابعة عصرًا خطّطتُ كل شيء مسبقًا |
Kum saatiyle bir bağlantısı var mı? | Open Subtitles | هل له صلة بالساعة الرملية هذه؟ |
Thomas'a Yarın akşam 7:30'da Şarap ve Peynir barında, buluşacağınızı söyledim. | Open Subtitles | أخبرت توماس أن يقابلك في تلك الحانة غدا بالساعة 7: 30. |