ويكيبيديا

    "بالسلام" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • barış
        
    • huzur
        
    • barışı
        
    • huzurlu
        
    • barışçıl
        
    • barışla
        
    • barışa
        
    • huzuru
        
    • barışın
        
    • huzura
        
    • Barışta
        
    • barışını
        
    • huzurun
        
    Gelişmekte olan ülkelerin durumları ve orta gelirli ülkelerdeki insanların büyük kapasiteleri ve barış içindeki düşük gelirli ülkeler kafanızı karıştırmasın. TED لا تقللوا من أهمية الدول الناشئة والقدرة العظيمة للشعوب في الدول ذات الدخل المتوسط والدول ذات الدخل المنخفض, ولكن تتمتع بالسلام
    Sadece barış ve emeklerimizin meyvesini, güneşin ve yağmurun bereketini ve toprağın zenginliğini istiyoruz. Open Subtitles نطالب فقط بالسلام وثمرات جهدنا بركات الشمس والمطر وثراء الأرض
    Peygamber savaş derse savaşırız. Ama şimdi barış diyor. Open Subtitles عندما يأمر الرسول بالقتال سنقاتل , أما الأن فهو يأمرنا بالسلام
    Usulüne göre bir defin yapılmadığı sürece ruhu huzur bulmayacak. Open Subtitles لن تنعم روحها بالسلام حتّى تُدفن بشكل لائق داخل المقابر.
    Güvende olduğunu hissetmesi için çok uğraştık bir huzur bulması için. Open Subtitles لقد بذلنا أقصى مافي وسعنا لنُشعرها بالأمان لمساعدتها على الشعور بالسلام
    Falan filan. Yani, barışı düşünüyordum, ve birden, peki barışın başlangıç noktası ne? TED لذا كنت افكر بالسلام وبعدها امعنت التفكير حول أين يمكن أن تكمن بداية السلام؟
    Sosyal medyasız hayattan size diğer bildireceğim şey iş dışında her şey çok huzurlu olabilir. TED شيء آخر يمكن إقراره في عالم لا يستخدم وسائل التواصل الاجتماعي. هو أنك ستشعر بالسلام خارج إطار العمل.
    Burada, kaleden uzakta Mysticler soyu barış düşüyle yaşıyor. Open Subtitles وهنا، بعيداً عن القلعة.. جاء جنس المستيك للحياة في حلم بالسلام
    Fakat neye malolursa oılsun barış için söz veriyorumç.Tam orada. Open Subtitles ولكن السفر عبر البلاد والوعد بالسلام بأي ثمن
    Amerikan halkına Gğney doğu Asya'da onurla barış için söz verdim. Open Subtitles وعدتُ الشعب الأمريكي بالسلام المُشرِّف في جنوب شرق آسيا
    barış ihlali suçlamasından mahkeme sizi suçlu buldu. Open Subtitles بالنسبة للتهمة للأخلال بالسلام المحكمة تجد المتهم مذنبآ
    Dünyanın barış ve sevgi ile taşan olurdu biz sadece daha konuştuk yalnızca. Open Subtitles سيكون العالم أفضل بالسلام و الحب إذا فقط استطعنا أن نتحدث أكثر
    Liderleriniz, bunun, kendi ülkelerine barış ve huzur getireceğini iddia ediyorlar. Open Subtitles وقادتكم يزعمون أنها ستأتي عليكم بالسلام والأمن لبلادكم الغالية
    Sevdiklerini kaybeden nicelerine lütfen huzur ver. TED أنعِم بالسلام علي الكثيرين ممن فقدوا أحباءهم.
    Evet. O zaman huzur bulacağım. Open Subtitles نعم سيدى ، هذه النقرة فى رأسى التى تجعلنى أحس بالسلام
    Evet. O zaman huzur bulacağım. Open Subtitles نعم سيدى ، هذه النقرة فى رأسى التى تجعلنى أحس بالسلام
    Bu ismi bölgede ve gezegende barışı yüceltmek için kullandık. TED ونحن نستخدم الأسم للإحتفاء بالسلام في المنطقة وفي الكوكب.
    Yazar, bir İngiliz yayımcının dünya barışı ile ilgili görüşlerinden ilham almış. Open Subtitles المؤلف استوحى بعض الاراء الخاصه من ناشر بريطانى تتعلق بالسلام العالمى
    huzurlu olduğum, kendimi suçlamadığım tek bir saat yoktu. Open Subtitles لم انعم بالسلام مع نفسى ساعة واحدة, عندما كنت انتقد نفسى
    Camelot kralı Arthur yaşamını barışçıl ve adil bir ülke kurmaya adamıştı. Open Subtitles آرثر ، ملك كاميلوت العظيم قد كرس حياته لبناء أرض تنعم بالسلام و العدل و الآن قد رغب فى الزواج
    Böylece barışla ilgili düşünmeye başladım, ve size söylediğim gibi, gerçekten de bu görüntülerden ve bunlara anlam vermeye çalışmaktan çok etkilenmiştim. TED لذا بدأت بالتفكير بالسلام وكنت وبكل وضوح كما سبق ان اخبرتكم شديد التأثر بكل هذه الصور واحاول ان اجعلها منطقية
    2007'de, eski düşmanlar Muhalif Birlikçi ve Cumhuriyetçi liderler ilk defa yüz yüze geldiler ve politik güç paylaşımına ve barışa olan bağlılıklarını dile getirdiler. Open Subtitles في عام 2007 , القادة المتعارضون لـ الإتحاديين و الجمهوريين , أعداء تاريخيين. جلسوا وجهاً لوجه لأول مرة و أصدروا إلتزامهم بالسلام ومشاركة القوة السياسية.
    Bedeninin rahatlamasını sağla. huzuru hisset... Open Subtitles دعه يساعد جسدك على الاسترخاء اشعر بالسلام
    Şu Kral olayı kökünden çözülmedikçe İngiltere huzura ulaşamayacaktır. Open Subtitles إنجلترا لن تنعم بالسلام مطلقاً حتى يبت في أمر الملك نهائياً
    Barışta, korkusuzca, ve sağlıkla, damarlarımızdaki temiz kanımız vasıtasıyla." Open Subtitles بالسلام والحرية على الخوف وفي صحة حقيقية ..... خلال النقاء
    - Şu anda bir arada olmalıyız ve dünya barışını kutlayıp, kalplerimizi iyilikle doldurmalı... Open Subtitles .. هذا هو الوقت .. الذي نتآزر فيه سوية ونحتفل بالسلام على الأرض .. وحسن النيّة تجاه الرجال و
    Hayır, burada sessizlik ve huzurun tadını çıkarıyorum. Open Subtitles أَنا فَقَطْ أَتمتّعُ بالسلام والهدوء هنا. جيد.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد