Senatör Marquand'i ara. Herşeyin kontrol altında olduğunu söyle. | Open Subtitles | أتصل بالسيناتور ماركاند, كن هادئا أخبره أننا نهتم بكل شيء |
Ne hoş, sen şehirde süslü toplantılara katıl ben de evde Senatör bakıcılığı yapayım. | Open Subtitles | رائع، ستذهبين للعمل وأنا سأعتنى بالسيناتور |
Eğer göçmenlik yasasını benimsemiyorsanız o zaman gidip Senatör'le görüşmenizi tavsiye ederim. | Open Subtitles | فإذا لم تكوني تؤيدي أنظمتنا حينها .. أعتقد بأنه عليك "الإتصال "بالسيناتور |
Alkışlarınızla Nevada Eyaleti Senatörü Pat Geary. | Open Subtitles | فلترحبوا من فضلكم بالسيناتور بات جيري من ولاية نيفادا و هاهي السيدة جيري |
neyin peşinde olduğunu ve senatörle bağlantısını bulacağım. | Open Subtitles | بدلاً من ذلك، سأكتشف ما أنتِ بصدد فعله وكيف له صلة بالسيناتور |
Senatöre bağlanamıyorum. Kimselere bağlanamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع الاتصال بالسيناتور ولا استطيع أن أصل إلى أي أحد عبر الهاتف |
Olay bize kadar geldiğine göre bayanın Senatör Lockhart'la akrabalığı var herhalde? | Open Subtitles | أنا أخمن بما أن القضيه وصلت الينا هنا اذا فهى لها علاقه بالسيناتور لوكهارت |
Böyle bir adamın Senatör Lockhart ve kızıyla ne alakası olabilir ki? | Open Subtitles | كيف رجل مثله متصل بالسيناتور هارت و ابنته؟ |
Patron, GPS'e göre Senatör Yarrow harekete geçti. | Open Subtitles | أيها الزعيم، جهاز تحديد المواقع الخاص بالسيناتور يتحرك |
O zamandan beri Amerikalı Senatör, Denise O'Hara'nın kadrosunda çalışmış. | Open Subtitles | إنه من ضمن طاقم العمل الخاص بالسيناتور دينيس أوهيرا منذ ذلك الحين. |
Ya sana Bodeen ile Senatör O'Hara arasında bağlantı kurduğumuzu söylesem? | Open Subtitles | ماذا اذا قلت لك أننا نستطيع أن نربط بودين بالسيناتور اوهارو ؟ |
Senatör'ün özel güvenlik ekibinde çalışacaksın. | Open Subtitles | وظيفة مربحة جداً، حيث ستعملين في فريق الأمن الخاص بالسيناتور |
Senatör Morra'yı indirmemize yardım etmek için bir anlaşma yapmıştın. | Open Subtitles | كان لديك إتفاق بمساعدتنا فى الإطاحة أرضًا بالسيناتور مورا |
Senatör Marquand'e ulaşmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | حاولت ان اتصل بالسيناتور ماركاند |
Bütün bunların bir şekilde Senatör Palmer'la ilgisi var. | Open Subtitles | بطريقه ما كل هذا مرتبط بالسيناتور "بالمير" |
Sen Senatör Amidala'nın şahsi droidisin. | Open Subtitles | الاليين الخاصين بالسيناتور امادالا |
Lillian hala Senatör Bradshaw ile temasa geçmemiş. | Open Subtitles | لازالت "ليليان" لم تتصل بالسيناتور "برادشو" |
Nevada Eyaleti Senatörü Pat Geary'e hep beraber hoşgeldiniz diyelim. | Open Subtitles | فلترحبوا من فضلكم بالسيناتور بات جيرى من ولاية نيفادا |
Senatörü gözaltı kulesinde tutuyoruz. | Open Subtitles | نحن نحتفظ بالسيناتور فى برج الحجز |
Hala senatörle bir randevumuz var. | Open Subtitles | لا يزال لدينا اجتماع بالسيناتور |
Hemen çıkarsak havaalanında Senatöre yetişebiliriz. | Open Subtitles | إذا غادرنا الان , يمكننا اللحاق بالسيناتور في المطار |