ويكيبيديا

    "بالصدى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sesle
        
    • Ultrason
        
    • yankıyla
        
    Adam önündeki engelleri bulmak için sesle yön bulmayı kullanıyor. Open Subtitles الرجل يستعمل جهاز تحديد الموقع بالصدى حتّى يجد العقبات في طريقه.
    Yarasaların sesle yön tayini gibi sanırım. Open Subtitles أتصور أن الأمر أقرب إلى خفافيش بخاصية الاستشعار بالصدى
    Buna sesle yön bulma deniyor. Open Subtitles انها تسمى تحديد الأماكن بالصدى
    Tomografi ve Ultrason, böbrek kapsülünde iltihaplanma olduğunu gösteriyor. Open Subtitles الأشعة المقطعية والفحص بالصدى اظهرا التهابا في غشاء الكلى
    Ultrason yapın. Open Subtitles هذا بشأن الاكثر امانا للمريض اجروا التصوير بالصدى
    Fakat yankıyla yön bulmayı (echolocation) kullanmayan bir grup yarasa vardır. TED بالرغم من ذلك فإن هناك مجموعة لا تستخدم تحديد الموقع بالصدى.
    sesle yön bulma. Open Subtitles انها تسمى تحديد المواقع بالصدى
    Sağır olduğu içinmiş. Bu yüzden sesle yer belirleme yapamıyor. Open Subtitles ما يجعلها غير قادرة على الرصد بالصدى
    Ki bununla Ultrason eşliğinde biyopsi yapacaksınız. Open Subtitles و التي ستستخدموها لإجراء خزعة موجهة بالتصوير بالصدى
    Karnına Ultrason yapın ve tıkanıklık var mı bakın. Open Subtitles سوف نقوم بتصوير بطنه بالصدى و نبحث عن الانسداد
    DVT için Ultrason ve lösemi için de beyaz küre sayımı yapmalıyız. Open Subtitles علينا أن نفحص بالصدى لأجل التهاب الوريد الخثري و تعداد الكريات البيض لأجل اللوكيميا
    En hızlısı Ultrason ve ultrasonda da, en hızlı ben olduğuma göre... Open Subtitles التصوير بالصدى هو الأسرع ...وبما أنني الأسرع في التصوير بالصدى
    Ultrason yapılması gerekiyor. Open Subtitles وهي بحاجةٍ إذاً لتصويرٍ بالصدى
    Ben de ordaydım, Hamileliğinin ilk 3 ayını doldurmuş bu hastayı gördüm, Ultrason aletiyle bebeğine baktım, bize ilk iki çocuğuyla ilgili hikayeler anlatmaya başladı, ultrasonu karnında basılı tutmuştum, lafını yarıda kesti. TED لذا فكنت هناك، أنظر لهذه المريضة التي كانت في فصلها الثالث، فأخذت صورة الفحص بالصدى لأفحص الجنين، فأخذت تحكي لنا قصصا عن طفليها الأولين، وكنت أضع مسبار الفحص بالصدى على بطنها، وقد توقفت في وسط الكلام.
    Tıpkı düşündüğüm gibi sonar, yankıyla yer belirleme. Open Subtitles لقد كان هذا كما اعتقد السونار ، وتحديد الموقع بالصدى
    Keseli memelilerinkine çok benziyor... onlar yankıyla yer belirlerler. Open Subtitles إنه شبيه جداً بالشقبانيات التي تستخدم الاستشعار بالصدى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد