ويكيبيديا

    "بالصمم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sağır
        
    ve sonraki beş yıl içinde, bu durum tam anlamıyla ben sağır olana kadar ilerledi. TED وخلال الخمس السنوات التالية، تطور الأمر حتى تم تصنيفي أنني مصابة بالصمم التام.
    Hatta ben şanslıydım, bazı insanlar kör oluyor, sağır yada felç. Open Subtitles لقد كنت محظوظا أيضا، بعض الناس أصيبوا بالصمم أو العمى أو بالشلل
    Şoför benimle konuşmasın diye, sağır taklidi yaptım. Open Subtitles ولكي يتوقف السائق عن التحدث معي، تظاهرت بأنني أصاب بالصمم
    Jürinin saygıdeğer hanımefendileri eğer duyduğum mutluluk dile gelse o otel kulakları sağır eden bir kükremeyle dolardı. Open Subtitles السادة المحلفين لو أن سعادتى تستطيع أن تتكلم لكانت جدران هذا الفندق قد أصبيت بالصمم من زئير سعادتى
    Bu şekilde giderse sağır olmaktan korkmuyor musun? Open Subtitles هل أصبتي بالصمم أم ماذا؟ لقد كنت أرن الجرس لمدة طويلة آسفة
    Bir dahaki sefere seni duyabileceğiz çünkü sağır olmadık. Open Subtitles أنا متأكد أنه سيكون كاتم صوت لأننا سنكون قد أصبنا بالصمم
    Bir daha sefere ne yaparsan yap bize göre susturucu olacak, çünkü sağır olduk! Open Subtitles أنا متأكد أنه سيكون كاتم صوت لأننا سنكون قد أصبنا بالصمم
    Ambulansta bile insanlar konuşuyordu ve sanki sanki sağır olmuştum. Open Subtitles حتى بداخل سيارة الإسعاف الناس كانو يتحدثون و كنت أشعر.. أشعر كما لو أنني أصبتُ بالصمم
    Düşüp kafamı çarpabilir ve sağır olabilirim. Open Subtitles حسنا، يمكن أن أسقط على مؤخرتي يصطدم رأسي وأُصاب بالصمم
    Birşey anlattığımdan değil. Konuşmak için ağzımı her açtığımda sağır oluyor. Open Subtitles وكأننا نتناقش في شيء أصلاً فمنذ أن أفتح فمي لأقول شيئًا تصاب بالصمم تمامًا
    Yani, o yaşta sağır olup ta bu kadar şeyin üstesinden gelebilmek... Open Subtitles اعنى، ان تصاب بالصمم فى هذا العمر و تتغلب على الكثير... ..
    sağır birinin yanına sessizce gelmemek imkansız ama. Open Subtitles إنه فقط من المستحيل أن تتسلل على من هم مصابون بالصمم
    Ama bütün arkadaşlarının anneleri iki hafta boyunca sağır olacaklar, aynı benim konsere gittiğim geçen seferki gibi. Open Subtitles و كل أمهات صديقاتك سيصبن بالصمم لأسبوعين كما كنت في أخر مرة ذهبت بها الى حفل
    Yani su altında ateşlenen silah sağır edici olurdu. Open Subtitles لذا إطلاق نار من مسدس تحت الماء سيصيب بالصمم.
    Kapat şunu. Bizi sağır edeceksin. Open Subtitles لا تشغله بعد الآن، وإلا ستصيبنا بالصمم
    Niye bir kulağım sağır? Open Subtitles ذلك سبب إصابتي بالصمم في تلك الأذن.
    Ve de sağır olduğunu. Open Subtitles وايضا مصاب بالصمم فى اذنه اليسرى
    Hasta dört yaşında sağır olmuş. Open Subtitles لقد أصيب بالصمم وهو في الرابعة
    Çana vurduğumuzda, sağır ediciydi. Open Subtitles عندما دققنا الجرس، لقد ... لقد كانت تصيب الأذن بالصمم.
    Ameliyat Samir'in o etkilenen kulağını sağır edebilir. Open Subtitles فالجراحة في حد ذاتها يمكن أن تصيب "سمير" بالصمم في الأذن المصابة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد