Sevgili bahriyeli, öncelikle şunu bilmelisin ki, bebeği dünyaya getireceğim. | Open Subtitles | عزيزي سايلور، حبيبي أول شيء سوف تريد ان تعرفه هو انني سوف أحتفظ بالطفل |
bebeği kucakladım, bir silah aldım... arka taraftaki kilere saklandım. | Open Subtitles | أمسكت بالطفل والمسدس واختبأت في القبو من الخلف |
Kraliyet falcısı dedi ki, bebek prensin çabuk gelmesi için 101 numaralı odayı tutun. | Open Subtitles | المنجم الملكي يقول, إن حجزنا فى الغرفة 101 سنرزق بالطفل سريعا |
Büyükannen bebeğe bakar ve hafta sonu onu görmeye gidersin. | Open Subtitles | وجدتك سوف تقوم بالأعتناء بالطفل ويمكنكِ الذهاب للبيت في العطلة |
Kafamı kaldırdım ve karşımda kafasında havuçlar olan bir çocuk beliriverdi. | Open Subtitles | لذا نظرت وإذ بالطفل مغطّى من رأسه إلى أصابع قدمه بالجزر |
Bak, çocuğu buraya getirirsin, ve o bir kahraman olur. | Open Subtitles | كما ترى أنت أتيت بالطفل هنا و هو سيصبح بطلاً |
Bak, beynin sağ tarafı bebekle olan duygusal bağlantıyı hisseder. | Open Subtitles | النصف الأيمن من المخ يشعر بالأحاسيسالمتصلة بالطفل |
Sonunda bir süt anne çocuğa bakmaya başladı. | Open Subtitles | وفي النهاية، بعض الأقارب ومربية أطفال اعتنوا بالطفل |
bebeği bakıcısından aldım. | Open Subtitles | اريد ان اذهب بالطفل الى مركز رعاية الاطفال |
ama eğer bebeği istiyorsan her şansını kullan. | Open Subtitles | لا تخبريه أبدا أنكِ كنتِ حاملا ولكن لو أنكِ إخترتِ الإحتفاظ بالطفل 000 |
Demek istediğim bebeği istemezsen, nereye gidebileceğini biliyorum. | Open Subtitles | فقط أعني إذا كنتي لا تريدي الأحتفاظ بالطفل أعرف إلى أين يمكن أن تذهبي |
Sence Manticore'daki herhangi bir görevli senin bebeği isteyip istemeyeceğini soracak mı? | Open Subtitles | هل تعتقدين بأن احدما في مانتيكور سيسألكِ ما إذا كنتِ تودين الإحتفاظ بالطفل ؟ |
Bu bebek meselesi ortaya çıktığında, soğuk davrandığımı kabul ediyorum. | Open Subtitles | عندما الحمل بالطفل قد حدث أعترف بأنني تجمدت |
bebek meme emerken insan onu ne kadar sever. | Open Subtitles | لوكنت أرضع طفلي.. وأنا أعلم كيف التعلق بالطفل الذي ترضعه |
Duydunuz mu ne diyor. Hayır, hayır,.. Yalnızca bebek gibi davranacağız. | Open Subtitles | لا, لا, لا, لقد اصبت بالجزء الخاص بالطفل |
Bebeğim için yaptım da ne demek? bebeğe benim hayat verdiğimi söyledin, değil mi? | Open Subtitles | قلت لي أني من جاء بالطفل للحياة، صح, وأنه مسؤوليتي. |
bebeğe göz kulak olabilirdim. İstediğim zaman evine gelebilirdim. | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أَعتني بالطفل الرضيعِ، أنا يُمْكِنُ أَنْ أَجيءَ حينما أُريدُ. |
Cehennemin 36 lejyonunun büyük düzeninde o bir nevi, kibirli bir zengin çocuk. | Open Subtitles | في المخطط الكبير ل36 اساطير الجحيم هو نوعا ما يسمي بالطفل الغني المتكبر |
Hamile miydi? Bu çocuğu istiyor muydu? | TED | هل كانت حامل ؟ هل ارادت ان تحتفظ بالطفل ؟ |
Babayla ilgilenmeyi onlara bırak. Sen bebekle ilgilen. | Open Subtitles | و تدعهم يتولون امر الوالد و أنت اعتني بالطفل |
Alice, senin şu anki durumundan dolayı çok endişeliyiz ve sen bir çocuğa bakabilecek durumda değilsin. | Open Subtitles | أليس، نحن نقلق بأنه في ظرفك الحالي بأنّك ليس لديك القدرة للإعتناء بالطفل |
Aynı oyunu oynayan otistik bir çocukla karşılaştıralım. | TED | قارن هذا بالطفل المصاب بالتوحد وهو يلعب نفس اللعبة. |
bebeğin insanlığın üzerindeki etkilerinden korkuyordum seni diğer yöne çekebilir diye. | Open Subtitles | أنا تُعلّقتُ بالطفل الرضيعِ التأثير على إنسانيتِكَ قَدْ يُقنعُك إلى الجانبِ الآخرِ. |
Bana söyledi, ama bebekten haberi yok. | Open Subtitles | نعم لقد أخبرنى ولكنه لم يكن يعلم بالطفل |