acil Hematokrit Testi pıhtılaşmış genişleyen atardamar etrafında büyük hasar tespit etti. | Open Subtitles | الآشعة المقطعية بالطوارئ أظهرت تلف بالغ ، حول الأوعية الدموية تحولت لجلطة |
Şoka girmiş ve yaralanmış olmana rağmen yolu tırmandın ve acil servisi aradın. | Open Subtitles | وعلى خلاف أن تكون مصدومًا ومجروحًا فقد زحفت إلى الطريق السريع واتصلت بالطوارئ |
acil durum yedek güç kaynağını devreden çıkarın. | Open Subtitles | إغلق المصدرين الرئيسيين. إفصل تجهيز الطاقة الإحتياطي الخـاص بالطوارئ |
-911'i arayın, Ambulans gerek. | Open Subtitles | حسنا اتصلو بالطوارئ نحن نحتاج الى اسعاف ماذا حدث ؟ هل هو يتنفس ؟ |
Bir daha düşecek olursan Ambulansı aramayı dene. | Open Subtitles | في المرة القادمة التي تنهارين فيها اتصلي بالطوارئ |
Başına bir silah dayanmış olsaydı, neden 911'i arasın ki? | Open Subtitles | إن كان هناك مسدس موجه لرأسه لماذا إتصل بالطوارئ ؟ |
Onu bulamıyorlar ve benim hâlâ "acil durumda aranacak kişi" olduğumu sanıyorlar. | Open Subtitles | لم يجدوه و لازالوا يظنونني من يلجأون إليه بالطوارئ |
acil durum olduğunu haber ver ve defibrilatörü şarj et. Nabzı atmıyor. | Open Subtitles | اتصلي بالطوارئ و اشحني جهاز الصدمات نبضها متوقف |
Eğer acil bir durumsa 911'i arayın. | Open Subtitles | حسناً لو كانت حالة طارئة لماذا لا تتصلي بالطوارئ ؟ |
Duygusuz görünmek istemiyorum ama... acil servisteyken isimleri akılda tutmazsınız. | Open Subtitles | أنا آسف، لا أقصد أن أكون قاسيا ولكن عندما تعمل بالطوارئ أنت لا تتذكر الأسماء |
Hayati durumunda bir değişme olduğu an acil servisi ararım. | Open Subtitles | أي تغيرات غريبه في اشاراته الحيويه , سنتصل بالطوارئ |
acil Hematokrit Testi pıhtılaşmış genişleyen atardamar etrafında büyük hasar tespit etti. | Open Subtitles | الآشعة المقطعية بالطوارئ أظهرت تلف بالغ حول الأوعية الدموية تحولت لجلطة |
Aman Tanrım! acil servisi arayın! Aman Tanrım! | Open Subtitles | هل تتزوجين بي ؟ رباه اتصل بالطوارئ 911 يا إلهي هل أنت غاضب مني ؟ |
Oraya taşınmak iki tarafta da salataları yerleştirmemi ve seni gizemli acil durum fonunu kullanmandan koruma günlerimi sona erdirebilirdi. | Open Subtitles | في تزيين السلطة بالتوابل الجانبية وينقذكِ من استخدام مواردكِ المالية الغامضة الخاصة بالطوارئ |
Ama hastane öncesi acil bakımdaki doktoru tanıyor olabilir misin? | Open Subtitles | ..لكن أتعرفين الطبيب الذي قام بالطوارئ اولاً؟ |
911'i ara! Hemen Ambulans çağır! | Open Subtitles | إتصلوا بالطوارئ فليستدعِ أحدكم سيارة الإسعاف الآن |
- 911'i aramadan önce 10 dakika bekleyin çünkü Ambulans ulaştığında burada olmak istemeyiz. | Open Subtitles | رجاءاً إنتظروا عشر دقائق قبل الإتصال بالطوارئ لأننا لا نريد أن نكون هنا عندما يصلون أطباء الطوارئ |
- Ambulans çağırın! - Sakin olun. Hiç gereği yok. | Open Subtitles | اتصل بالطوارئ - لا بأس, هذا ليس ضرورياً - |
Ama kimsenin haberi yok. Ne olur Ambulansı ara. | Open Subtitles | لكن ، لا أحد يعلم رجاءً إتصلي بالطوارئ من أجلي |
Tatlım, sana yardım getirmeliyim. Ambulansı aramalıyım. | Open Subtitles | عزيزي، علي أن اساعدك سأتصل بالطوارئ. |
Amanda Bertrand'ı öldürdü. 1,5 km uzağa gidip 911'i aradı, geri döndü. | Open Subtitles | لقد طعن أماندا بيرتراند حتى الموت قاد مسافة ميل اتصل بالطوارئ 911 |