Trav ve Laurie'ye aşırı tepki verdiğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أنني بالغت بردة فعلي على لاوري وتراف |
Özür dilerim. aşırı tepki verdim. | Open Subtitles | إستمعي ، إنني آسف ، لقد بالغت بردة فعلي |
Ben de aşırı tepki gösterdim. | Open Subtitles | إنني بالغت بردة فعلي أيضاً ، لا بأس |
Üzgünüm, ben aşırı tepki sanırım. | Open Subtitles | أسفة, أعتقد بأنني بالغت بردة فعلي. |
Buraya geldiğinde belki biraz aşırı tepki vermiş olabilirim. | Open Subtitles | ربما بالغت بردة فعلي قليلاً |
"aşırı tepki gösterdim. Farkındayım." | Open Subtitles | ربما بالغت بردة فعلي |
aşırı tepki gösterdim, tamam? | Open Subtitles | لقد بالغت بردة فعلي اتفقنا؟ |
Yani, aşırı tepki verdin diyorsun. | Open Subtitles | -إذن , تقولين أني بالغت بردة فعلي |
Belki aşırı tepki gösterdim. | Open Subtitles | ربما أكون قد بالغت بردة فعلي. |
Üzgünüm aşırı tepki verdim. Arkadaşım bir püf noktası söyledi. | Open Subtitles | اعتذر لقد بالغت بردة فعلي |