ويكيبيديا

    "بالغضب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • öfke
        
    • kızgın
        
    • sinirli
        
    • öfkeyle
        
    • öfkeli
        
    • sinir
        
    • kızgınım
        
    • öfkesiyle
        
    • kızgınlık
        
    • kızmış
        
    • huysuz
        
    • kızgınlığı
        
    • sinirlendi
        
    • sinirlendim
        
    • sinirlendiriyor
        
    Ve birçoğunuz gibi kayıplarımızdan sorumlu olanlara büyük bir öfke duyarak. Open Subtitles و مثل معظمكم مع شعورى بالغضب تجاه أولئك المسؤولين عن خسارتنا.
    Ama biz profili öfke sorunları olan bir cinsel sadist olarak çıkardık. Open Subtitles لكننا وضعنا الوصف له على أنه سادي جنسي مصاب بمشاكل تحكم بالغضب
    öfke kontrolü, madde suiistimali ve sosyal davranış bozuklukları konularında kurslar sağlıyor. Open Subtitles انها مصحة جديدة, تقدم دورات في التحكم بالغضب وتعاطي المخدرات, والإضطرابات الإجتماعية
    Umarım hayatın boyunca bana kızgın olmazsın. Open Subtitles أتمنى أن لا تستمر بالغضب علي لبقية حياتك
    Biliyorsun açken çok sinirli oluyorum-- Open Subtitles تعرف، أشعر بالغضب عندما أجوع على مثال المارد الأخضر
    Eğer erkekler kadınlar ağladığında ne sıklıkta beyaz ateşli öfkeyle dolduğumuzu bilselerdi şoka uğrarlardı. TED ‫لو علم الرجال كم مرة كانت النساء‬ ‫ مغمورات بالغضب الأبيض الخانق عندما يبكين،‬ ‫فسوف يذهلون.‬
    Harriman yardim ve ekipman vaat ediyor, ancak Stalin öfkeli. Open Subtitles وعد هاريمان بتقديم المساعدات و المعدات لكن ستالين شعر بالغضب
    öfke kontrolü eğitimi alıyorum ve öfkemi kontrol etmeye çalışıyorum. Open Subtitles انا احضر بعض صفوف التحكم بالغضب وأحاول التحكم في عصبيتي
    Bu, kronik öfke ile ilişkili olduğunu bildiğimiz birincil düşünce türlerinden biridir. TED هذا أول أنواع التفكير الذي نعرفه مرتبط بالغضب المزمن.
    Bu çocuk öyle öfke ile dolu ki sadece belirtileri algılayabiliyor problemi göremiyor. Open Subtitles هذا الفتى مليئ جداً بالغضب لدرجة أنه يرى عرض فقط. لا يمكنه رؤية المشكلة.
    Ama kıskançlık altıncı günah bu da demek ki dışarda öfke bulaşan bir masumumuz var. Open Subtitles ممّا يعني أنه مازال هنالك بريء مصاب بالغضب
    Bazen kendini öfke ve çaresizlik... hissederken bulduğunda... kendini nerede bulursun, sana ne olur? Open Subtitles أحيانا عندما تشعر بالغضب أو الإحباط تحاول أن تتمالك نفسك وماذا يحدث لك
    Bazen kendini öfke ve çaresizlik... hissederken bulduğunda... kendini nerede bulursun, sana ne olur? Open Subtitles اذا أحسست بداخلك بالغضب واليأس ابحث عمّا تجده في نفسك، وماذا تجد ؟
    Değil mücadele ya da bize kavga etmek ister yapar iç öfke yoluyla, ama aşk büyüsü gücü ile. Open Subtitles ليس عبر الهجوم أو بالغضب الذي يجعلنا نحارب بل عبر قوة سحر الحب
    Yirmi yıl boyunca ilk defa, babama kızgın değilim. Open Subtitles للمرة الأولى منذ 20 سنة لا أشعر بالغضب تجاه أبي
    kızgın olmamalısın. Dünyanın düzeni böyle. Open Subtitles لستِ بحاجة للشعور بالغضب فهذه طريقة العالم بكل بساطة
    sinirli ve ihanete uğramış hissedişinizi anlıyorum ama bunu birbirinize yansıtmanız hiçbir fayda sağlamaz. Open Subtitles أفهم أنّكما تشعران بالغضب والخيانة. لكن لن يُعينكما إخراجه على بعضكما.
    Sakindi, sonra yüzü kireç kesildi, gözleri öfkeyle doldu sonra geldi ve iki eliyle boğazımı tuttu, şöyle... Open Subtitles لقد كان هادئاً ، ثم شحب لونه و امتلأت عيناه بالغضب ثم جاء ووضع يديه على عنقى ، هكذا
    Sizin profiliniz ise şöyle bir katili bulduruyor, öfkeli, kanlı ve özensiz birini. Open Subtitles فإن تقريرك يصف قاتلا , تكون جرائمه مليئة بالغضب , ودموية , وقذرة
    Bir ben miyim yani? Bir ben mi sinir oluyorum? Open Subtitles ألا يعنيك إطلاقا رؤيتهما سويا هكذا؟ أأنا فقط التي تشعر بالغضب لهذا؟
    Çok utanıyorum. Beceriksizmişim gibi hissediyorum. kızgınım, stresliyim, önemsiz olduğumu hissediyorum. Open Subtitles أشعر بالخجل الشديد، أشعر وكأنّي فاشل، أشعر بالغضب والإحباط وعدم الأهميّة
    Ve bu defa karşısına çıkan olursa, Anne Kurbağa'nın öfkesiyle karşılaşacak! Open Subtitles وحينها, اى شخص سياتى فى طريقها سيشعر بالغضب الفظيع لام الضفادع
    Jedi Tapınağına olan kızgınlık ve kafa karışıklığını hissedebiliyorum. Open Subtitles يمكنني ان اشعر بالغضب والحيره فى كل مكان بمعبد الجاداي
    Her şeyin gideceğini öğrenince gerçekten kızmış olduğunuza eminim. Open Subtitles أنا متأكد أنكِ ستشعرين بالغضب عندما تعرفين بأنها ستختفي بعيداً
    Önemli değil büyükbaba, huysuz numarası yapmana gerek yok. Open Subtitles ،لا بأس يا جدّي لا يجب عليك أن تتظاهر بالغضب
    Louis size Natalie'ye bir kızgınlığı olduğundan bahsetti mi? Open Subtitles هل لوي عبر عن اي شعور بالغضب تجاه ناتلي ؟
    Bu konuya çok fazla insan sinirlendi, özellikle basit bir uygulama yazmak için 9,3 milyon doların tamamen fahiş bir fiyat olduğunu bilen bilgisayar kurtları. TED الآن كثير من الناس يشعرون بالغضب حقا حول هذا الموضوع لا سيما المهوسون الذين يعرفون أن مبلغ 9.3 مليون دولار أمريكي مبلغ خيالي مقابل تطبيق بسيط جدًا.
    Bir kere tamir etmeye çalıştım, ama sonra sinirlendim ve ona biraz daha vurdum. Open Subtitles حاولت إصلاحه مرة واحدة، ثم شعرت بالغضب و بدأت في تحطيمه
    Yani, ona tapıyorum, ama bu beni sinirlendiriyor. Open Subtitles أعني أنني أعشقه ، لكنه يجعلني أشعر بالغضب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد