| Nasıl olsun? Hardal mı, ketçap mı? | Open Subtitles | وبماذا املاءها لك بالكاتشب ام بالمسطردة ؟ |
| Yıkamam! O bulaşıklar benim erkekliğim! Erkekliğimi o lavabonun içerisinde ketçap ve makarnayla kalıplaşmış hâlde bırakmak istiyorsam... | Open Subtitles | لا ، تلك الأطباق هي رجولتي وإذا أردت أن تبقى رجولتي في المغسلة ملطخة بالكاتشب والمعكرونة |
| Bir Cuma akşamı burada ketçap doldurmak için sıkışıp kaldığımı hatırlatan beyin hücrelerimi öldürmeyi umuyorum. | Open Subtitles | أنا آمل أن تقوم الرائحة بقتل خلايا المخ الذي ستتذكر أني عالقة هنا أقوم بالكاتشب في ليلة يوم الجمعة. |
| ketçap paketlerini ovalayan çocuk değil mi bu? | Open Subtitles | -هذا هو الطفل الذي أعتاد اللعب بالكاتشب ؟ |
| Çok güzel, bana başka seçenek bırakmadın. Bu silah Ketçapla dolu. | Open Subtitles | حسناً ، لم تدع أمامي خيار هذا المسدس مليء بالكاتشب |
| "Ah Paul, biri üzerine ketçap fışkırtmış." | Open Subtitles | يا للهول "بول" هناك من قذفك بالكاتشب على أنحاء جسمك. |
| ketçap bulaştırdın. | Open Subtitles | لقد تلطّخت بالكاتشب |
| Demek istediğim, direk bu ketçap lekeli çöp. | Open Subtitles | من القمامة الملطخة بالكاتشب |
| Michael, direksiyonumun her tarafına ketçap bulaştırdı. | Open Subtitles | لقد غطى (مايكل) عجلة قيادتى بالكاتشب |
| Her yerim ketçap olmuş. | Open Subtitles | -إنّي مُغطّى تمامًا بالكاتشب . |
| - Üzerime ketçap... | Open Subtitles | - لطختني بالكاتشب .. |