Ajan Scully'nin düştüğü mağarada bir şey vardı, bir yazıt. | Open Subtitles | كان هناك شيئاً بالكهف الذي سقطت به سكالي, إهداء ما. |
Bak! Hala mağarada. Yani teknik olarak çalınmış değiller. | Open Subtitles | إنتظر إنتظر , أنظر إنها لازالت بالكهف فعملياً أشيائك لم تسرق |
Kişisel olarak, beni sadece Belediye Meclisi üyesi Dexhart'ın politikaları ilgilendirir mağarada seks yaparken azot ve kokain almış olması değil ki bu arada duyduğum kadarıyla öyleymiş. | Open Subtitles | ليس ما إذا كان منتشياً 'بـ'النيتروز' و'الكوكايين خلال الجنس بالكهف. والذي بالمناسبة، سمعت أنَّه كان كذلك. |
Öyleyse kafatası tek başına bu işten sorumlu değil. Mağara ile bağlantısı var gibi? | Open Subtitles | إذن لم تكن الجمجمة وحدها التى فعلت كل هذا بل كان إرتباطها بالكهف ؟ |
Sanırım birisi Mağara duvarındaki dili öğrenmiş. | Open Subtitles | برأيي كسب أحدهم معرفة باللغة المحفوره بالكهف |
Eğer koşarsak mağaradaki altına ondan önce ulaşabiliriz. | Open Subtitles | إذا ركضنا .يمكننا الحصول علي الذهب الذي بالكهف قبله |
Şimdi, senin sıran. Bana, o Mağaraya giden diğer tünelin yerini borçlusun. | Open Subtitles | حان دورك، أنتَ مدينٌ ليّ بإخبارى عن النفق الآخر بالكهف. |
Biz de kız ortaya çıktığında Mağarayı arayıp kalbini bulduk. | Open Subtitles | لذا , قمنا بالبحث بالكهف حيثما تحولت و وجدنا قلبها |
Bir dizi şeylerin kokusunu alabilirsiniz, fakat binlerce yıl kapalı kalmış bir mağarayla ilgili spesifik hiçbir şey alamazsınız. | Open Subtitles | يمكنك أن تشم مجموعة من الأشياء لكن لاشيء محدد يتعلق بالكهف الذي تم إغلاقه لآلاف السنين |
Ba Mai bir mağarada... | Open Subtitles | ثمانية ينابيع .. يمكن أن يكون أي ينبوع بالكهف |
Bir mağarada çocukları öldüren çapulcu bir flütçü hakkındaymış. | Open Subtitles | القصة عن عازف الناي المُفترس الذي يقتل الأطفال بالكهف |
Baba, mağarada ne olduğu hakkında konuşmamız gerekecek. | Open Subtitles | أبي يجب أن نتكلم عن ما حدث بالكهف |
Peki, ben hala sensiz bir mağarada yaşıyor olurduk. | Open Subtitles | حسناً ، أنا بقيت أعيش بالكهف من دونكِ |
mağarada tek başıma korktum. | Open Subtitles | كنتُ مُرتعباً من البقاء وحدي بالكهف.. |
mağarada sana ne oldu öyle? | Open Subtitles | اصغ، ما الذي حدث لك بالكهف يا رجل؟ |
Senin bunu yapabileceğine inanmıyorum. Bence William'ın siyah çamur kutusu hâlâ o mağarada. | Open Subtitles | لا أعتقد أن بوسعكِ فعلها، أعتقد أن صندوق الغراء الخاص بـ(ويليام) لازال بالكهف |
Mağara biyolojisine ilgi duyduğunuzu görüyorum Bay McAlister. | Open Subtitles | شكرا شكرا أني أري أنك مهتم جدا بالكهف تمستر ماك كالستر |
Bugüne dek keşfettiğimiz her Mağara organizmasının temelinde yüzeydekiler var. | Open Subtitles | أنه يعيش هنا بالكهف لكنه نشأ من السطح |
Mağara şeytanı çılgına dönmüştür. Tüm Mağara sisteminin burada olduğunu mu söylüyorsun? Harika! | Open Subtitles | تعني بأنّه نظام كامل بالكهف هناك ؟ |
Vince, Dave'in bacağının mağaradaki o deliğe düştüğünde yaralandığını söyledi. | Open Subtitles | فينس قال ان دايف حصل على الجرح في ساقه عندما سقط في تلك الحفرة بالكهف |
Tamam! Mağaraya atmıştım! | Open Subtitles | حسنا، لقد رميتها بالكهف |
Mağarayı elinde tutuyor. | Open Subtitles | أنه بالفعل أرتبط بالكهف. |
Ama mağarayla ilgili olarak hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | وبما يتعلق بالكهف ، لا أملك أي فكرة |
O yüzden Cave'de çalış. | Open Subtitles | لذلك إعمل بالكهف |