| Telsizden alışveriş merkezinde silahlı biri olduğu anonsu gelmişti. | Open Subtitles | تم ابلاغي ان هناك شخص يطلق النار بالمركز التجاري |
| alışveriş merkezinde asgari ücret için yoğurt örneği dağıtmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أوزّع عيّنات زبادي مجمّد بالمركز التجاري |
| alışveriş merkezinde ne yapacaksın? | Open Subtitles | ماذا تريدين أن تفعلي بالمركز التجاري الم تشتري لك أمك مجموعة من الملابس ؟ |
| Evet hepimiz aynı gün AVM'deymişiz. | Open Subtitles | إذا كنا بالمركز التجاري خلال نفس اليوم |
| Alışveriş merkezine girerken görülmüş. Buraya kadar. Onu bana ver. | Open Subtitles | لقد تمت رؤيته بالمركز التجاري لقد انتهى الامر أعطها لي |
| Bunun yerine vaktimi alışveriş merkezinde geçiriyordum. | Open Subtitles | بدلاً من ذلك، كنت أقضي بعض الوقت بالمركز التجاري. |
| alışveriş merkezinde çalışan ve cinayet gecesi izinli olan erkekleri listele. | Open Subtitles | أظهري قائمة العاملين الذكور بالمركز التجاري من كان لا يعمل بليلتي الجريمتين |
| Bence seni alışveriş merkezinde göreceğim. | Open Subtitles | أظنني سأراكِ بالمركز التجاري نعم |
| alışveriş merkezinde ateş edildiğiyle ilgili bir şeyler. | Open Subtitles | شيئاً ما عن اطلاق النار بالمركز التجاري |
| Fidyeci hala alışveriş merkezinde. | Open Subtitles | لا يزال الخاطف بالمركز التجاري. |
| Saat 1:45'de AVM'deki çay salonunda bulaşalım. | Open Subtitles | قابلني في الـ 1: 45 بالمركز التجاري |
| AVM'deki manyak herif sensin! | Open Subtitles | ! أنت الرجل المجنون بالمركز التجاري |
| # AVM'deki ofisinde | Open Subtitles | إستأجر مكتباً بالمركز التجاري |
| Alışveriş merkezine girerken görülmüş. | Open Subtitles | لقد تمت رؤيته بالمركز التجاري |