ويكيبيديا

    "بالمسامير" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çivi
        
    • çivili
        
    • çivilerle
        
    • çivilemiş
        
    • çivilenmiş
        
    • çivilemişler
        
    • çivilenmişti
        
    Ama o kadar zor olamaz, sadece bir kaç çivi çakmak gerekiyor. Open Subtitles على أيّ، لم يكن صعب وضع الستائر كلّ ما عليها فعله هو ثتبتها بالمسامير
    Sesiniz çivi yutmuş gibi çıkıyor. Open Subtitles أنتم الثلاثة, أصواتكم تبدو وكأنها محشوة بالمسامير
    Her iyi çocuğun yapacağını yapıp çivili kıymayla bu sorunu halletmiş. Bu, geçen yıl oluyor. Open Subtitles كان محشوة بالمسامير داخل اللحوم هامبرغر واعتنى المشكلة.
    Şunun altına bir çift kızak yapabiliriz. çivilerle. Open Subtitles يمكننا تثبيت زوج من الزلاجات تحتها ، بالمسامير
    Aptal herif kapı ve pencereleri çivilemiş. Open Subtitles ذلك الأحمق أوصد النوافذ والأبواب بالمسامير
    Yoksa yine ormana geri dönersin, ama bu sefer... bir ağaca çivilenmiş olarak. Open Subtitles وإلا سأرميك بالغابة مرة أخرى ولكن في هذه المرة سأتركك هنالك معلقاً بشجرة بالمسامير
    Merak ediyorum da nasıl bir aptal bütün pencereleri çiviler. Lanet olsun! Üst kattaki pencereleri de çivilemişler. Open Subtitles - اللعنة لقد اغلقوا كل النوافذ فى الأعلى بالمسامير نفس الطريقة اوه لا
    Kapalı olmakla beraber çivilenmişti. Open Subtitles ليست مغلقة فحسب ولكن بالمسامير أيضاً.
    Bu tip yaraları ancak çivi ve bilyeli bir bombanın yapabileceğini söylüyorlar. Open Subtitles يقولون أنّه طبقاً لطبيعة الجروح، فسنتوقع قنبلة ملئية بالمسامير والقطع الحديدية.
    Sutyenimi giyerim ve bana çivi atarsınız. Open Subtitles سأحضر مرتدية صديريتي, ويمكنك أن ترميني بالمسامير.
    Evet biraz işi var, şuralara çivi falan. Open Subtitles ،أعني أجري بعض التصليحات القليلة هُنا .و ثبت هذه بالمسامير
    Yan odada seks rekoru kırmaya çalışan bir çift ile çivi dolu yatakları ve kağıt gibi ince duvarları olan ucuz bir otelde kalmak gibi. Open Subtitles تواجدي في نزل دنيء على حشية مريعة محشورة بالمسامير
    Yerler çivi ve cam kaynıyor. Open Subtitles إنها هنا مليئة بالمسامير والزجاج.
    - Evet, çivi çakar, duvar boyarsın-- daha eğlencelisi bulunmaz. Open Subtitles -نعم، ثبّت أشياء بالمسامير لوّن الصخور... لا يمكن أن يكون أكثر شذوذاً
    İnsanoğlunun kullandığı en eski silahlardan biri çivili topuzmuş. Open Subtitles واحد من أقدم الأسلحة البدائية التى استخدمها الإنسان هو الصولجان الملئ بالمسامير
    Banyo penceresi çivili. Open Subtitles نافذة الحمام مغلقة بالمسامير
    Ve hareket etmemesi için onu çivilerle tutturdu. Open Subtitles و قام بتثبيتها بالمسامير حتى لا تتحرك
    Ve hareket etmemesi için onu çivilerle tutturdu. Open Subtitles و قام بتثبيتها بالمسامير حتى لا تتحرك
    Kapıyı çivilemiş. Open Subtitles لقد أغلقت الباب بالمسامير.
    Aynen, kapıyı içten çivilemiş. Open Subtitles -أجل وأقفل الباب بالمسامير من الداخل
    Zahmet etme, tatlım. Pencereler çivilenmiş. Open Subtitles لا تتعبي نفسك يا حلوتي النوافذ مغلقة بالمسامير
    Peder'in cesedi haça çivilenmiş hâlde bulundu. Open Subtitles حيث تم العثور على جثة كاهن مثبتة بالمسامير على الصليب
    Kahretsin, çivilemişler. Open Subtitles إنها مُغلقة بالمسامير
    İsa çarmıha çivilenmişti. Open Subtitles المسيح تم تثبيته بالمسامير على الصليب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد