"بالمشي" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Yürümeye
• yürü
• yürüyerek
• yürürken
• yürümek
• yürüyüş
• yürümekten
• yürüyüşler
• yürüyeceğim
• yürüyüp
• yürüyüşü
• yürümeyi
• Yürüyüşe
• yürümelerini
• yürümekle

Belki de karanlık, kasvetli bir bara girmektense Yürümeye devam etmeliyim.
ربما يجب ان أستمر بالمشي عِوضاً عن الدخول إلى حانة مظلمة

Sadece sakin ol, Yürümeye devam et, direk gözlerinin içine bak.
فقط إبقوا هادئين ، استمروا بالمشي أنظروا إليهم مباشرة في العين

eğer işini korumak istiyorsan, Yürümeye devam et, sesini yükseltme, ve doğal davran.
اذا اردت ان تحفظ على وظيفتك استمري بالمشي واخفضي صوتك وتصرفي بطريقة طبيعيه

Bir evsiz sokakta Yürümeye başladı ve çocuklar etrafını sardı.
رجل مشرد بدأ بالمشي عبر الشارع و الأولاد أحاطوا به

Bir yaşına yeni girdi ve Yürümeye başladı.
بلغت للتو السنة من العمر و بدأت بالمشي.

Yürümeye devam ettim oysa yine ayak sesleri, üstelik sürekli yakınlaşıyor gibiydi.
فاستمريتُ بالمشي والخطى تزداد اقتراب كل مرة

İçimden bir ses Yürümeye devam edip bu konuşmaya hiç başlamamış olmam gerektiğini söylüyor.
كان لدي شعور مزعج بأنني كان يجب أن أستمر بالمشي ولا أبدأ هذا الحديث

Yürümeye devam et ve doğal davran, sadece geçiyoruz.
إستمري بالمشي بشكل طبيعي .. نحن مجرد عابري سبيل

İyi eğlenceler, adaya hoş geldiniz Yürümeye devam edin.
مرحبا بك في الجزيرة ، رجاءً، إستمرّ بالمشي

Yürümeye başlasak iyi olur. Güneş tutulması hakkındaki gerçekleri bizden başka bilen yok.
يجب أن نستمر بالمشي ، نحن فقط من نعرف بأمر الكسوف الشمسي

Eğer Sheldon yatağından kalkıp, Yürümeye başlarsa bu cihaz bunu algılayacak ve dizüstü bilgisayarına sinyal gönderecek.
إذا خرج شيلدن من غرفته و بدأ بالمشي سيسجل الجهاز ذلك و يبعث إشارة إلى المحمول

Yürümeye başladıklarından beri... ..her yere senin peşinden gittiler.
من الوقت الذي بدآ بالمشي كانا يلحقان بكِ في كل مكان

Senin ve benim sayemde ülkemiz dünyada Yürümeye başlıyor.
بسببك وبسببي بلادنا للتو بدأت بالمشي إلى العالم

Şimdi, tekrar Yürümeye başlamadan önce bir kaç dakika kıpırdamadan oturmalısın.
الآن، عليك أن تبقى ثابتا لدقائق معدوده قبل أن تبدأ بالمشي على هذه القدم مرة أخرى

Birazcık arkamdan yürü ve gör bak herkes nasıl da benden korkacak.
فقط قم بالمشي خلفي و قريباً سوف ترى ذلك الجميع يخاف مني

Dostum, buradan yürüyerek çıkmak için daha çok yol katetmen gerek.
يا رجل أنت بعيد جدا عن أن يسمح لك بالمشي الى هنا

O zaman cinsel organına felç inmiş ve yürürken bunu saklıyor.
حسناً، ربما هو عاجز من الوسط الذي حوله ويخفي الأمر بالمشي.

yürümek kolay gibi ama sanki çamurda yürüyorum.
من المفترض أن يكونَ مروري سهلاً وبالرغم من ذلك فهو أشبه بالمشي في الوحل

Bugün bütün mahalleyi kapsayan enerjik bir yürüyüş yaparız diye düşünmüştüm.
حسنا , فكرت بأننا نبدأ بالمشي السريع المفعم بالحيوية حول الحي

Sekiz saat uçakta bağlı kaldıktan sonra... taş zeminde yürümekten mutluydum.
بعدما تعلقنا في الطائرة لمدة 8 ساعات, لقد كنت فرحا بالمشي على الأرض الخصبة

Her sene yürüyüşler düzenledik, Mart'ta ve Nisan'da.
نقوم بالمشي سوياً كل عام -- كل أذار و نيسان

Sorun yok. Biraz yürüyeceğim.
لا عليك ، لا عليك أنا فقط سأقوم بالمشي وحسب

Yanlarından yürüyüp geçebiliriz. Koşmamıza bile gerek yok.
يمكننا أن نهرب منهم بالمشي فقط لا نحتاج للجري

Tıpkı bir çeşit koma yürüyüşü halindeyiz.
إنها مثل أن نكون في نوع من الغيبوبة بالمشي

16 yaşındasın. Ne istiyorsun... Ömrün boyunca etrafta yürümeyi mi?
إنّك بالـ16، ماذا، أترغب بالمشي طوال حياتك؟

Anneme Yürüyüşe çıkmadan önce bu konuda yardım etmişliğim vardır.
كنت أفعل هذا لأمي قبل ان تقوم بالمشي في الأسواق

Böylece suyu yüzeyin üstüne getirmeye karar verdik, gelgitin 210 cm üstüne, bu 180 cm'lik figürleri göstermeye ve yüzey boyunca bunları artırmaya, yapraktaşlarında, sonra insanların o ayrımdan yürümelerini sağlamaya karar verdik.
لذا قررنا رفع الماء لأعلى السطح، على ارتفاع سبعة أقدام فوق المد، ثم نطرح الأرقام بطول كامل، ستة أقدام، ثم نضربها على السطح، في الإسمنت، ثم نسمح للناس بالمشي عبر هذا الانقسام.

Eller ve kollar artık yürümekle meşgul değildi.
لم تعد الأذرع و الأكُف مرتبطة أكثر بالمشي