Bir bakıma şanslıydı, bize yanlış yere baktığımızı gösterdi. | Open Subtitles | كان حظاً جيداً أعلمنا أننا نبحث بالمكان الخاطئ |
Eğer olay yerinde kanıt bulamadıysak, bu hiç kanıt olmadığı anlamına gelmez sadece yanlış yere baktığımız anlamına gelir. | Open Subtitles | ,إذ أكملنا الفراغ بإرتباط المكان هذا لايعني بأنه لايوجد فراغ .ربما يعني بأننا نبحث بالمكان الخاطئ |
Emin değilim. Galiba yanlış yere geldim. | Open Subtitles | لستُ متأكداً، لعلّي بالمكان الخاطئ |
Bence senin ve arkadaşlarının tek suçu yanlış zamanda yanlış yerde olmaktı. | Open Subtitles | أعتقد انه أنت واصدقائك مذنبين فقط لتواجدكم بالمكان الخاطئ بالتوقيت الخاطئ |
Bunun böyle olacağını biliyordum fakat hava durumlarına baksaydık eğer aramayı yanlış yerde yaptığımızı görecektin. | Open Subtitles | أعلم أننا خضنا بهذا الأمر جئت لأريكِ بعض المعلومات الجديدة ويمكنك رؤية أننا كُنَا نبحث بالمكان الخاطئ |
Kavga etmek için yanlış yer ve zaman seçtiniz beyler. | Open Subtitles | أنتم تتعاركا بالمكان الخاطئ. |
Ama yanlış yere takarsan sonsuza dek Joker dünyası'nda yaşarız. | Open Subtitles | لكن ربطها بالمكان الخاطئ , وسيصبح عالم (الجوكر) إلى الأبد |
Galiba yanlış yere koydum. | Open Subtitles | أعتقد أنها بالمكان الخاطئ. |
Belki de yanlış yere bakıyoruz. | Open Subtitles | ربما نبحث بالمكان الخاطئ |
Senin gibi adamlar zaten hep yanlış zamanda yanlış yerde olurlar. | Open Subtitles | أنت دائما بالمكان الخاطئ بالوقت الخطأ |
Ve yanlış yerde yanlış türden yaratıklardı. Ne demek istiyorsunuz? | Open Subtitles | و النوع الخاطئ منها بالمكان الخاطئ |
yanlış yerde uyursan, %50 ihtimal seni yiyebilirler. | Open Subtitles | تأخذ قيلولة بالمكان الخاطئ لديك فرصة 50-50 لأن يتم إلتهامك |
Bu yanlış yerde. | Open Subtitles | أنة بالمكان الخاطئ |