Benim gibi bir kadın için doğru yarı. | Open Subtitles | إنه النِصْفُ الصحيحُ بالنسبة لإمرأة مثلي |
Beyaz bir kadın için oranın iklimi, yerlileri ve diğer birçok şeyi kötüdür. | Open Subtitles | إنه مكان فظيع بالنسبة لإمرأة بيضاء من حيث المناخ والمواطنون وكُل شيء. |
Amerika'ya gelmek için botta dört gün geçiren bir kadın için Catalina, güneşe karşı baya hassastı. | Open Subtitles | بالنسبة لإمرأة قضت 4 أيام على طوافى في البحر للوصول إلى أمريكا تفاجئنا بأن كاتلينا حساسة ضد الشمس |
Üçhaftaöncebebeğidoğmuş bir kadına göre baya güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين جيدة جداً بالنسبة لإمرأة أنجبت طفلاً منذ ثلاثة أسابيع |
Annemin parmakları bir kadına göre çok büyüktü. Ölümünün bir sebebi de bu, gerçekten. | Open Subtitles | كانت أصابعها ضخمة بالنسبة لإمرأة و كان ذلك جزئاً مما قتلها |
- Bir adamın kalitesini belirler. - Kadınlar için böyle değil. | Open Subtitles | ـ إنها معيار الرجولة ـ ليس بالنسبة لإمرأة |
Senin yaşındaki bir kadın için kalp atışların ve nefes alışın normalin çok üzerinde, Sarah. | Open Subtitles | إن معدل تنفسك و نبضك أعلى من المعدل الطبيعى بالنسبة لإمرأة فى سنك يا سارة |
Birazcık kansız. Ama bu da 29 yaşındaki bir kadın için anormal değil. | Open Subtitles | انها مصابة بالأنيميا قليلا , لكن هذا ليس مستغربا بالنسبة لإمرأة عمرها 29 سنه |
Öyle üstün bir pozisyonda olmak bir kadın için alışılmış bir şey değil. | Open Subtitles | إنها غير تقليدية بالنسبة لإمرأة لتكون في هكذا منصب |
- Halin vaktin yerinde yani kendi başına yaşayan bir kadın için. | Open Subtitles | تعيشين حياة جيدة هنا أقصد بالنسبة لإمرأة لوحدها |
Özellikle de, gerçek duygularını gizlemek adına sahte aşk ilanı yapan bir kadın için. | Open Subtitles | خاصة بالنسبة لإمرأة إعترفت كذباً بحبها حتى تغطي على قلبها الحقيقي. |
Senin yaşında bir kadın için hayli dar geldi bana. | Open Subtitles | وجدتُ جسمكِ مشدّود جدًا بالنسبة لإمرأة بعمركِ. |
Bir kadın için, fazlasıyla cesursun. | Open Subtitles | أنتِ شجاعة جداً بالنسبة لإمرأة. |
Sonunda, sesin gelişinden on yıl sonra, Psikoloji bölümünde üniversitenin bu zamana kadar verdiği en yüksek derece ile mezun oldum ve bir yıl sonra en iyi yüksek lisans derecesi ile bitirdim, ki bu da deli bir kadın için fena sayılmaz. | TED | بعد 10 سنوات من ظهور أول صوت، أخيراً تخرّجت هذه المرة مع أعلى درجة في علم النفس كانت قد منحتها أيّ جامعة في أي وقت مضى، وبعد عام واحد أعلى درجات الماجستير، ولنقل أن ليس أمراً سيئاً بالنسبة لإمرأة مجنونة. |
Bir kadın için iyi koşuyor. | Open Subtitles | تركضين بسرعة بالنسبة لإمرأة |
Richard, sence ben benim yaşımda bir kadına göre dar mıyım? | Open Subtitles | (ريتشارد)، أتعتقد أن جسمي مشدّود بالنسبة لإمرأة بعمري؟ |