Pankreatit teorisinin yanlış olduğu daha yeni kanıtlanmış biri için fazla neşelisin. | Open Subtitles | أنت مبتهج جداً بالنسبة لشخص ثبت للتو خطأ نظريته عن التهاب البنكرياس |
Benim düşüncem, onun ekibinde olmayan biri için, fazlaca onun ekibiyle ilgilisin. | Open Subtitles | أعتقد بالنسبة لشخص ليس في فريقه أنت في فريقه لدرجة ملفتة للنظر |
Burada sadece bir yıldır bulunan biri için çok şey biliyor gibisin. | Open Subtitles | يبدو أنّكِ تعرفين الكثير بالنسبة لشخص مضى على وجوده هنا سنة واحدة |
200.000 dolar daha zengin birine göre çok durgun görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين إلى حد ما مهزومة بالنسبة لشخص يملك 200000 دولار |
18 yaşında birine göre amma da çok şey biliyorsun. | Open Subtitles | يا إلاهي ، أنت كثير الاهتمام بالنسبة لشخص عمره 18 |
Bunun, bu uzva hiç sahip olmamış birisi için bile doğru olabilmesi, bizim bu haritanın ilk haliyle doğduğumuz anlamına gelmekte. | TED | وفي الحقيقة، هذا ممكن بالنسبة لشخص لم يكن لديه طرف ليشعر بوجوده وتدل على أننا ولدنا على الأقل ببدايات هذه الخريطة |
Cebirden "D" alan biri için hiç de kötü değil. | Open Subtitles | لا بأس بالنسبة لشخص حصل مقبول في الجبر عام التخرُّج. |
Aynı şeyin yalan detektörü olduğunu iddia eden biri için de söylenebileceğine eminim. | Open Subtitles | ولكني متأكداً أنه يمكن قول الشيء نفسه بالنسبة لشخص يدّعي أنه كاشف للكذب |
Güçlü biri için zayıf hissetmek kadar can sıkıcı bir şey olamaz. | Open Subtitles | لا شيء يبعث على التوتر بالنسبة لشخص قوي أكثر من الشعور بالوهن |
Kodesten yeni çıkmış biri için çok büyük laflar ediyorsun. | Open Subtitles | أنت تتفوه بالكثير بالنسبة لشخص خرج من السجن بكفالة للتو |
Hâlâ göreve inanan biri için kendini fazla haklı göstermeye çalışıyordu. | Open Subtitles | اذاً , لما اردت قتله؟ هو كان يبرر كثيراً بالنسبة لشخص |
Yaralı biri için, çok sessizler. Daha ziyade kuklaya benziyorlar. | Open Subtitles | هادئ جدا بالنسبة لشخص مصاب يبدو اكثر كالتماثيل |
Ya da şöyle; bizim gezegenimiz ama başka bir yerden, çok uzaktan gelen biri için. | Open Subtitles | لا، دعها تكون لنا بالنسبة لشخص أتى من مكان بعيد جدا |
Tören çok renkli geçerdi, evet, hatta eğlenceli bile olabilirdi, fakat inanmayan biri için olsa olsa, sadece karmaşık bir tür zamanı boşa harcama yöntemi olurdu. | Open Subtitles | ، الحفل كان مبهجاً .. نعم ، وممتع حتى .. لكن بالنسبة لشخص غير مؤمن كانت طريقة راقية لتضييع الوقت |
Kızları çok sevdiğini söyleyen birine göre onlardan çok korkuyor. | Open Subtitles | هذا خاف جدا بالنسبة لشخص يقول انه يحب الفتيات كثيرا |
Bir sürü dedektiflik yapıyorum altın bir nişanı olmayan birine göre. | Open Subtitles | أقوم بالكثير من عمل التحقيق بالنسبة لشخص لا يحمل شارةً ذهبية |
Müvekkiline bir dolar kazandırmış birine göre, pek bir mutlu görünüyordunuz. | Open Subtitles | تبدين سعيدة للغاية بالنسبة لشخص قد ربح دولار واحد لصالح موكله |
Bu kadar yaşlı birine göre pek bilge değilsin değil mi? | Open Subtitles | بالنسبة لشخص قديم جدا، وكنت ليستي حكيمه للغاية، هل انت ؟ |
Watson'nın demek istediği, ensesinden tutulup 21. yüzyıla sürüklenmeyen birisi için nasıl olduğu? | Open Subtitles | ما هي الحياة بالنسبة لشخص لم يهدد بالسلاح في القرن الواحد و العشرين؟ |
Özel hayatını seven biri olarak, başkalarının işine çok karışıyorsun. | Open Subtitles | بالنسبة لشخص يريد الخصوصية فأنت تتدخل كثيراً في سؤون الآخرين |
Yanan bir eve giren adama göre iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | انت تبدو بصحة جيدة بالنسبة لشخص اقتحم منزلا يحترق |
Komik filmler yapan bir adam için biraz depresif birisin. | Open Subtitles | ستكون هذه القضايا معقدة جداً بالنسبة لك بالنسبة لشخص يصنع العديد من الأفلام الكوميدية أنت شخص محبط |
Bu duygular bir insan için çok fazla. | Open Subtitles | يبدو أنه لديكِ مطالب كثيرة بالنسبة لشخص واحد |
Zeki biri olmana rağmen, çok yavaş anlıyorsun. Ben zaten ölüyüm. Sana söyledim. | Open Subtitles | بالنسبة لشخص ذكى ، أنت بطئ جداً أنا ميت بالفعل ، لقد اخبرتك بهذا |