Telekızla evlen, sana eroin getiren adamla evlen. | Open Subtitles | تزوج بعاهرة تزوج برجل دوره تزويدك بالهروين |
Onunla her konuşmak istediğimde eroin etkisi altında uçuyordu. | Open Subtitles | كان مُنتشياً بالهروين بشدة كل مرة حاولت التكلم معه بها |
Anne, eroin mi kullanıyorsun? | Open Subtitles | أتحقنين جسمكِ بالهروين يا أمي؟ |
15 sene evvel kokain yerine eroin kullanmaya başladım. | Open Subtitles | بدلت الكوكايين بالهروين قبل 15 عام |
Sıçanlar Raul yediler ve Raul eroin ile doluydu ... | Open Subtitles | فإن أكلت الفئران راول ودمه ملئ بالهروين... |
Aynı zamanda eroin dolu bir çanta ve çantada da dolu bir 45'liği vardı. | Open Subtitles | هو أيضًا يحمل حقيبه ممتلئه بالهروين. |
Ofisinde yaşıyor, büyük ihtimalle eroin vuruyor. | Open Subtitles | يعيش في مكتبه ربما يحقن نفسه بالهروين |